Dijitalleşmenin hayatımızın her noktasına işlediği günümüzde, müzik endüstrisi de kendisine yepyeni alanlar açmaya devam ediyor. Eskiden müzik kanallarında görünmeden meşhurluğun henüz gerçekleşmediğine inanılırken, bugün “sosyal medyada yoksan, müzik piyasasında da yoksun” mantığı hakim. Peki son yılların müzik piyasasında TikTok nasıl bir rol oynuyor, gelin birlikte bir göz atalım!
Batıkan BAKSI / [email protected]
Yazıya başlarken peşin peşin söyleyeyim: Telefonuna hiç TikTok indirmemiş olanlardanım. Üstelik bir de reklam yazarıyım. Ama bu mecraya hiç ısınamadım. Zaten TikTok kullanımı da büyük bir turnusol görevi görüyor bence; kullanan tam kullanıyor, kullanmayan elini bile sürmüyor. Kaldı ki TikTok’un iç dinamiklerinde de keskin bir ayrım var. Kimisi çok yaratıcı içerikler ortaya koyup, bu etkiyi diğer mecralara da taşırken, “cringe” diye niteleyeceğimiz çok sayıda içerik üretenlerle de karşılaşıyoruz. Bu da aslında yaratıcı içeriklerin önüne geçerek, olumsuz bir intiba bırakıyor. Böyle diyorum ama TikTok istatistiklerine biraz göz attığımda aylık 1 milyar kişilik bir kullanımı olduğuna rastlıyorum. Bu bence çılgın bir nüfus! Bu nüfusun büyük bir kısmının Z kuşağı olduğunu düşünürsek artık bu jenerasyona sahip olan kişileri yakalamak için kim olursa olsun TikTok’a adım atması gerekiyor.
Dijital medya, geleneksel medyanın dinamiklerine meydan okuyor!
Geleneksel medyanın doruğa ulaştığı 1990’ları hatırlayacak olursak; o dönemde meşhur olabilmenin yolu televizyona çıkmaktan geçiyordu. Hele müzik dünyasında kendinize yer edinebilmeniz için piyasayı domine eden müzik kanallarından birinde yer almazsanız, neredeyse yok hükmündeydiniz. Bugün de durum aslında çok farklı değil. Ancak bu, başka bir yazının konusu olacak. Spotify, Apple Music, fizy gibi dijital müzik portallarının haftalık listelerine ya da sene sonu istatistiklerine baktığımızda “bu kim ya” dediğimiz çok isim görüyoruz. İşte bizim o tanımadığımız isimler, sosyal medyanın alametifarikalarından yararlanarak günümüzde çok kısa sürede seslerini duyurabiliyor, arkasında büyük hayran kitleleri yaratabiliyor ve şöhreti bir anda doruklarda yaşayabiliyor. TikTok, Instagram Reels ya da YouTube Shorts’ta kendisine yer bulan isimler, televizyonda ya da radyoda aynı anda ulaşamayacağı kadar çok kişiye ulaşıveriyor; “bir gecede şöhret olmak” tabirini anında gerçekleştiriyor. İşte burada aklımda hemen Andy Warhol’un “bir gün herkes 15 dakikalığına meşhur olacak” sözü yankılanıyor ve “Warhol, ne kadar haklıymış!” diye mırıldanıyorum.
Şarkı lansmanları bile TikTok’ta!
Benim gibi geleneksel ile dijitalin arasında sıkışmış Y kuşağından müziksever bireyler için albüm lansmanlarının önemi çok büyük. Bir albümü ilk kez dinleyecek olmanın verdiği heyecan bir yana dursun, bunu diğer müzikseverlerle aynı anda ekran başında yaşıyor olmak da harika hissettiriyordu. Mesela Hayko Cepkin’in 2012 yılında çıkardığı “Aşkın Izdırabını…” albümünün Jolly Joker İstanbul’da gerçkleşen lansmanının fizy’den canlı yayınlandığını hatırlıyorum, sosyal medyanın bu kadar devasa noktalara gelmediği bir dönemde internet sitesi üzerinden bir lansman izlemek ve bu sırada MSN üzerinden arkadaşlarımla konuşarak şarkıları yorumlamak çok büyük olaydı! Aslında o günler, bugün geleceğimiz noktanın bir fragmanıymış. Çünkü artık bu tür lansmanlara TikTok üzerinde rastlamak da mümkün. Düşünsenize ünlü isimler yeni çıkacak teklilerini saat ve tarih verip ilk olarak TikTok’ta yayınlayacağını söylüyor ve milyonlarca (ve hatta eğer global bir isimse milyarlarca) kişi o saatte orada buluşuyor. Örneğin, 2020 yılında Ed Sheeran’ın yer aldığı “The Tiktok UEFA EURO 2020” şovunun lansmanında söylediği ‘Bad Habits’ şarkısı adeta rekordan rekora koşmuştu.
Meşhur olmak isteyenler influencer’ların kapısını çalmaya başladı!
TikTok gibi mecralarda şarkılarını duyurmak isteyen isimler, portalın meşhur influencer’larıyla iş birliği yaparak şarkılarının çok daha geniş kitlelerle buluşmasını sağlayabiliyor. Kimi influencer’lar şarkıyı dinledikleri reaksiyon videoları çekerken, kimisi de yayınladıkları TikTok videolarının arkasına ekledikleri şarkılarla bilinirlik sağlamada büyük rol oynuyor. Ayrıca bu sadece yeni şarkılar için değil eskiden popüler olmuş şarkıların yeniden gün yüzüne çıkmasına da sebep oluyor. Yani aslında eskiden müzik kanallarındaki VJ’lerin, radyolardaki DJ’lerin üstlendiği tanıtım görevi bugün dijital medyadaki influencer’ların görevi haline gelmiş gibi gözüküyor. Ancak burada müziğin geleceği için temel bir problem var; o da müziğin niteliğini yitirmesi. Sanat için değil de içerik olması için üretilen şarkılar piyasayı domine ettiği için, endüstri içerisinde meydana gelen yeni üretimlerin çoğu sanat kaygısı gütmeden ortaya konuluyor. Sanırım yakın zamanda “sanat için sanat” ve “toplum için sanat” kalıplarının yanında bir de “içerik için sanat” kalıbını kullanmak zorunda kalacağız.
Peki TikTok sayesinde ünlü olan şarkıcılar kimler?
Dijital medyanın yükselişi hiç şüphesiz ki müzisyenlerin işine çok yaradı. 2000’lerin başından itibaren MySpace ile yaptıkları şarkıları paylaşanlar, daha sonraki yıllarda Soundcloud’a geçti, oradan YouTube ve bandcamp’e atladı ve bingo: Artık Instagram Reels ve TikTok’ta yayınlanan şarkılar bir anda her yeri kaplamaya başladı. Her mecranın kendisine ait ünlüleri olduğu gibi TikTok’ta da şarkılarıyla meşhur olan isimler, sosyal medyada dilden dile, DM kutusundan DM kutusuna yayılmaya başladı. Öyle ki bizim fiziksel olarak bildiğimiz müzik yarışmalarına bir yenisi eklendi ve 2020 yılında TikTok ve Avrupa Müzik işbirliğiyle “TikTok Parlayan Yıldızlar” yarışması gerçekleşti.
Tabii bu kadar yazdım, TikTok aracılığıyla ünlü olan şarkıcılara da göz atmadan edemedim. Üstelik sadece yabancı değil, Türkiye’den de bu fırtınaya kapılıp kendisini müzik dünyasında bulan isimler var. Mesela Didomido gibi. Şarkılarında R&B ve alternatif soundlu altyapılar kullanan ve yüzünün yarısını göstermemesiyle tanınan Didomido, TikTok ile meşhur olan yerli isimlerden.
TikTok’ta şarkıcı kimliğini de ortaya çıkarıp meşhur olan yerli isimlerden biri de TheBehz. 2010’ların ikinci yarısından itibaren yükselişe geçen rap müzikten nasibini alan Behzat Canberk Kaya, TikTok üzerinde şarkılarını yayınlayarak kısa sürede kendine has bir dinleyici kitlesi yaratmış.
Yurt dışında bu pastanın daha büyük olduğunu söylesem yalan olmaz. Mesela benim dinlediğimde hayli hoşuma giden Huddy, MTV’de bayıla bayıla dinlediğimiz 2000’lerin rock müziğine iyiden iyiye göz kırpıyor. Asıl adı Chase Hudson olan Huddy, aynı zamanda TikTok kolektifi Hype House’un da kurucu ortağıymış.
Farklı tarzıyla beğenileri TikTok’ta üzerine toplayan bir diğer isimse Bella Poarch. 25 yaşındaki Poarch, TikTok’ta çektiği videolarla ünlenmesinin hemen ardından 2021’de çıkardığı ilk teklisi ‘Build a Bitch’ ile büyük bir patlama yaparak TikTok’un en bilindik şarkıcılarından biri olmuş.
En bilindik “TikTok ünlüsü” diyebileceğimiz bir diğer TikToker de Addison Rae Lopez. Henüz 22 yaşında olan Lopez, 2020 yılında Forbes tarafından en çok kazanan TikTok ünlüsü olarak da anılmış.
TikTok şüphesiz ki büyümeye devam edecek ve bu büyüme önümüzdeki yıllarda karşımıza hem yeni müzik fenomenleri hem de müzikal anlamda yeni trendler çıkaracak. Zaten günden güne dönüşerek değişen müzik anlayışları etrafımızı sararken bu durum müziği ne yönde değiştirecek; o benim de en merak ettiğim konulardan biri.
Bu arada bu yazıda bahsetmediğim ama popülerlik yakalamış diğer bazı TikTok şarkıcılarını da aşağıya bırakıyorum.
- Cemre Solmaz
- Yaren Alaca
- Loren Gray
- Lewis Capaldi
- Arizona Zervas