The Simpsons’dan South Park’a… 1990’lı yıllar, sonradan “animasyon sitcom” olarak da anılan yetişkin çizgi film dizileri için de dev bir hazineydi. Peki bu efsane diziler ekranlarda ilk kez nasıl görünüyorlardı?
Yayın hayatına uzun yıllar devam edebilmiş her efsane dizi için geçerli olan bir hayran aktivitesi vardır: Dönüp tekrar ilk bölümü ya da (varsa) pilot bölümü izlemek. İçinde aylarca, belki yıllarca vakit geçirdiğimiz evrenin henüz kurulma aşamasında olduğu o ilk tohumların atıldığı bölümlere dönüp bakmak her zaman büyük bir eğlence kaynağı vadeder. Bu durum tabii ki animasyon televizyon diziler için de geçerli. Belki aklınıza gelen live-action örneklerde karakterlerin saç modelleri, imajları ya da konuşma şekillerindeki farklılıklar nasıl ilk bakışta dikkat çekiyorsa animasyonlarda da bazen çizimler bile alışık olduğumuz hallerine oturmamış olabiliyor.
Biz de yayın hayatı en uzun süreli olan animasyon dizilerin çoğunlukla doğduğu dekat olan 1990’lı yıllardan örneklere bir göz atalım dedik. Sahiden, -sıkı hayranlarını tenzih ederek- bu efsane dizilerin ilk bölümlerini görmüş müydünüz?
“The Simpsons”
Gerçek bir televizyon efsanesi… Bölüm sayısıyla Guinness Rekorlar Kitabı’na giren ve 1987’de televizyon ekranlarından ilk kez göründüğünden bu yana aralıksız devam eden dizi geçtiğimiz hafta 741. bölümünü yayınladı. Herhangi bir Amerikan kasabasını temsilen Matt Groening tarafından yaratılan kurgusal Springfield kasabasında (ABD’deki en yaygın kasaba isimlerinden biri) yaşayan Simpson Ailesi’nin maceraları, kendi adlarını taşıyan seriye sahip oldukları 1990’ların öncesine dayanıyor. İlk kez 19 Nisan 1987’de The Tracey Ullman Show’un içerisinde iki dakikalık bir kısa olarak yayınlanan “Good Night” adlı bölümde, The Simpsons’ın aşina olduğumuz mizahını görmek her ne kadar mümkün olsa da çizimler ve sahne tasarımlarındaki farklılıklar dikkat çekiyor.
“Beavis and Butt-Head”
MTV ilk kez 1992 yılında ekranlarında yer verdiğinde, Highland, Texaslı bu iki ergenin maceralarının bugünlere kadar süreceğini kimse tahmin edemezdi muhtemelen. Yıllar içinde kendi evrenlerinin dışında birçok aksiyona katılırken görsek de “Beavis ve Butt-Head”i en çok tüm cahillikleri ve iğrenç kahkahalarıyla televizyon karşısındaki kanepelerinde tüm dünyayı eleştirirken hatırlıyoruz. Tıpkı “The Simpsons” gibi “Beavis and Butt-Head” de televizyonda ilk kez iki dakikalık bir kısa filmle görünmüşlerdi. Serinin yaratıcısı Mike Judge’ın çizip, yönetip, iki kahramanına da ses verdiği 30 yıllık uzun serüven “Frog Baseball” adlı kısa filmle başlamıştı.
“Daria”
Bereketli 1990’ların televizyon kültürüne baktığımızda her köşesinden başka bir cevher çıktığını söylesek abartmış olmayız. “Beavis and Butt-Head”in devamlı yan karakterlerinden “Daria” da çok geçmeden dönemi içindeki benzerlerinden sıyrılıp kendine ait bir televizyon dizisine kavuşmuştu. “Beavis ve Butt-Head” herhangi bir düzlemde neredeyse bulunuyorsa onların tam tersi kutbunda yer alan Daria Morgendorffer, cool ve kolay kolay cahille muhatap olmayan zeki bir lise öğrencisiydi. 1997 yılında kendi adını taşıyan diziye başlamadan önce konuk olduğu “Beavis and Butt-Head” bölümlerindeyse bildiğimiz ikonik görüntüsünden biraz farklıydı.
“South Park”
Bir diğer büyük efsane de “Daria”dan birkaç ay sonra yayınına başlayacaktı. 13 Ağustos 1997 tarihinde ilk kez yayınlanan “South Park”, yazıda yer alan diğer örnekler gibi sinema perdelerine kadar süren uzun serüvenine devam etmekte. Resmi olarak “South Park” adı altında yayınlanmasından tam 5 yıl önce Trey Parker ve Matt Stone tarafından yaratılmış iki kısa filmden oluşan Noel kısaları, dizinin temellerini atmıştı. Karakter isimlerinden çizimlerine dek farklılıklar barındırsa herhangi bir “South Park” bölümünden çok da ayırt edilemeyecek bu özel kısalardan ilki “Jesus vs. Frosty” 8 Aralık 1992’de yayınlandı.
“Family Guy”
Bugün hala yayın hayatına devam eden bir diğer efsane animasyon sitcom da Seth MacFarlane’in yarattığı “Family Guy“. Aslında 1999’da yayınlanmaya başlayan dizinin ilk iki sezonu hariç 1990’larla bağı bulunmasa da adını tüm öncülü örneklerinin yanına yazdırabilmesiyle listede bulunmayı hak ediyor. En başından itibaren konsepti itibarıyla “The Simpsons” ile kıyaslanan dizi zamanla kendine has mizah anlayışını izleyiciye kabul ettirebilmişti. Griffin Ailesi’nin maceraları aracılığıyla satirik bir toplum eleştirisi eğlencesi sunan dizinin ilk bölümü “Death Has A Shadow”a baktığımızda bugüne kadar çok da değiştiğini söylemek mümkün değil.