Yurt dışına çıkmanın gün geçtikçe zorlaştığı bugünlerde olası tatilinizi müzik festivalleri ile mükemmelleştirmek istiyorsanız listemize davetlisiniz.
Ant Arın ŞERMET
2023’ün konserden, festivallere, birçok açıdan pek verimli bir sene olmaması sadece Türkiye için değil Avrupa’nın birçok büyük organizasyonu için de geçerliydi. Gelgelelim 2024 için ülkemizde gerçekleşeceği açıklanan konserleri gördükçe gülümsememek, yaz için heyecanlanmamak elde değil. Bir yandan da herkesin en temel haklarından biri olan dinlenme ve tatil hakkı da çoğunlukla yaz mevsiminin öne çıkmasını sağlıyor. Ülkemizde gerçekleşecek harika konserlerin yanı sıra “ben bir de yurt dışına gideceğim” diyen müzikseverler için yurt dışında bir rota belirlemenin temel parametrelerinden biri de festivaller, konserler oluyor. Primavera gibi fiyat fayda bakımından tartışmalara açık büyük festivallerden ziyade görece bütçe dostu, fiyat/fayda eşiği dengeli festivaller seçip bunları toparlamak istedim. Malum, vize çıkacak mı stresinden her harcamamızın 30 küsur lirayla çarpıldığı bu gerçeklikte atılacak her adımın hakkını vermek, bilgiyi paylaşmak lazım.
InMusic Festival, Zagreb, Hırvatistan (24 – 26 Haziran)
Hırvatistan’ın başkenti Zagreb’in biraz dışında yer alan Jarun Nehri’ne kurulan bir adada gerçekleşecek InMusic, The National, The Smashing Pumpkins gibi dikkat çeken isimler açıklamasının yanı sıra üç günlük festivalin her gününü türler içinde uyum olacak şekilde bölüştürdü. Bu da festivale giden müzikseverlerin kendini planlaması için büyük bir avantaj oluşturdu. Ayrıca hala erken dönemleri satışta olan festivalin muadillerinden yarı yarıya daha uygun olduğunu söylemek gerekmekte. Son olarak Zagreb’e uçuşların bu sene itibarıyla Türkiye’den bir değil iki havayoluna geçmesi uçak biletlerinin de Türkiye içi bir yere gider gibi uygun olmasına olanak sağlamakta.
Live is Live Festival, Antwerp, Belçika (28 – 30 Haziran)
Belçika’nın kuzeyinde yer alan Flaman bölgesinin en büyük şehirlerinden Antwerp, müziğin yanında harika bir gezi konumu. Harika Belçika biralarının tadıyla huşu içinde vakit geçirirken ikinci günkü line-up’ı açıklanmayan Live is Live’ın grupları da InMusic’le ortaklıklara sahip. The National ve The Smashing Pumpkins’in burada da headliner olacağını söylemek lazım. Ancak Mogwai, Interpol, Alvvays ve ülkemizde çok sevilen Tamino’nun burada çalacağını hatırlatalım.
Mad Cool, Madrid, İspanya (10 – 13 Temmuz)
Son yılların en dikkat çeken ve yükselen Avrupa festivallerinin başında gelen Mad Cool, bu sene de çizgisini korumayı başardı. Madrid’in güneyinde Getafe’de konumlanan festivalin kadrosunda yok yok… Dua Lipa, Pearl Jam, Sum 41, Jessie Ware, Arlo Parks, Avril Lavigne gibi isimleri tek nefeste sayarken derinlere indikçe gözlerimiz kamaşmaya devam ediyor. Ayrıca festivalin kapanış günü olan 13 Temmuz’un headliner’ı hala açıklanmadı. Demek ki en az 1 tane daha ağzımızın suyunu akıtacak isim açıklanacak… Büyük festivaller arasında en uygun bilet fiyatına sahip olan birkaç organizasyondan birinin de Mad Cool olduğunu paylaşmak karar verme sürecinde iyi olabilir. Tabii Temmuz’da İspanya sıcağını da göz önünde bulundurmanız; şapka, 75 faktörlük güneş kremi ve bilumum ekipmanı unutmamak koşuluyla…
Rock en Seine, Paris, Fransa (22 – 25 Ağustos)
Normal şartlar altında vize çıkacak mı stresinden, harcama yapacaksam yaptığıma değsin demek için en ideal festivallerden biri Rock en Seine. Her sene geliştirdikleri ve türlerle genişledikleri kadrolarıyla birçok müzikseverin radarına giren, ülkemizden de katılımı azımsanmayacak festivalin bu seneki şanssızlığı Olimpiyatlar’ın hemen ardına denk gelmesi ve uçak biletinden, kalacak yere kadar büyük bir bilinmezlik olması. Aksi halde Paris’te, şehre ulaşımı rahat bir konumda PJ Harvey, LCD Soundsystem, The Smile, Massive Attacak, Fred Again… ya da Maneskin izleme fikri hiç de alınmayacak bir risk gibi değil. Ancak Paris’te bir şekilde kalacak yeri çözerim ve vizem var diyorsanız bilet fiyatları uygunken elinizi çabuk tutmanızı öneririm.
Meo Kalorama Festival, Lizbon, Portekiz (29 Ağustos – 31 Ağustos)
Bütün bu saydıklarımız arasında bütçesi en yüksek festival olduğunu söyleyerek söze başlamak lazım. Bunun karşılığında ne alıyoruz sorusunun cevabını düşünürsek Lizbon’u gezmeyi ve harika yemekler eşliğinde “neyse ya en azından yaşıyoruz” cevabını almakla kalmıyoruz.
Sahneye dönsünler diye gözlerinin içine baktığımız Massive Attack bizi karşılıyor. LCD Soundsystem, Jungle, The Smile, Nation of Language gibi gruplarsa pasta üzerine eklenen çilek oluyor.
Ama en başta değindiğm gibi her harcamanın -şimdilik- 30 küsur lirayla çarpıldığı bir dönemde zorlayıcı bir deneyimi de dönüşmesi olası.
