Ana SayfaMüzikBeril Sarıaltun: "Amacımız, özellikle kadın müzisyenlerin sesini yükseltecek bir platform oluşturmaktı."

Beril Sarıaltun: “Amacımız, özellikle kadın müzisyenlerin sesini yükseltecek bir platform oluşturmaktı.”

Bu sene üçüncü kez düzenlenecek olan Bu Festival Bizim, her sene gelişen bir versiyonla bizlerle buluşuyor. Detayları festivalin direktörü Beril Sarıaltun’dan dinliyoruz.

İpek ATCAN / [email protected]

Tanıdığım günden beri yaptığı her işi ve savunduğu ger görüşü büyük bir heyecanla takip ettiğim bir isim Beril Sarıaltun. Kreşendo da çok güçlü kadınlardan oluşan bir ekip. Bu sene 3. kez dinleyiciyi özenle hazırlanmış bir programla buluşturmaya hazırlanıyorlar. Önceki senelere göre çok daha fazla mekan ve içerik de katılımcılarını bekliyor. Sözü hemen Beril’e veriyorum.

Bu Festival Bizim’i ilk başlatırken nasıl bir vizyonunuz vardı? Festivalin ilk iki yılında bu vizyonun ne kadarını gerçekleştirebildiniz?

Bu Festival Bizim‘i başlatırken, alternatif müzik sahnesinde eşitliği ve kapsayıcılığı vurgulayan bir festival yaratmayı hayal ettik. Amacımız, özellikle kadın müzisyenlerin sesini yükseltecek, farklı disiplinlerden sanatçılarla izleyiciyi buluşturacak bir platform oluşturmaktı. İlk iki yılda, bu vizyonumuzun önemli bir kısmını hayata geçirdiğimizi düşünüyorum. Festival, müziğin yanı sıra konuşmalar, atölyeler ve geliştirdiği yeni işbirlikleri ile çok sesli ve farklı bakış açılarını buluşturan bir yapıya dönüştü. Müziğin ötesine geçen bir deneyim sunduk, bu da bizim vizyonumuzun somut bir parçası oldu.

Festivalin kadın odaklı bir yapıya sahip olmasının en büyük avantajları ve zorlukları neler oldu? Bu süreçte en büyük engelleri nasıl aştınız?

Bizim için ekstra bir avantajı var mı bilemiyorum ama sektörde bir nebze de olsa istihdamda fırsat eşitliği yaratmış oluyoruz. Yaşadığımız zorluklar Türkiye’de festival ekosisteminde kendimize bir yer edinmeye çalışmamızla da ilgili. Her yeni oyuncu oyuna girdiğinde önce ilgi yaratır, fakat sonrasında kendini kanıtlaması gerekir. Bizim gibi bir organizasyon için bu kendini kanıtlama aşamasında biraz daha mesai ayırıyor muhtemelen.

“Türkiye’de festivallerin finansmanı her zaman bir sorun olmuştur.”

9R2A9570 scaled

Pandemi sonrası yeniden şekillenen kültür ve sanat dünyasında festivalin yerini nasıl tanımlıyorsun?

Pandemi, kültür ve sanat dünyasını derinden etkiledi ve dönemsel olarak dijitalleşmenin gündemin merkezine oturduğu bir döneme yol açtı. Ancak, yüz yüze etkinliklerin yeniden başlamasıyla birlikte, insanlarda topluluk olma ihtiyacı daha da ön plana çıktı. ‘Bu Festival Bizim,’ tam da bu ihtiyaca yanıt veren, topluluk odaklı bir festival olarak kendini konumlandırıyor. Müziği bir paylaşım ve dayanışma aracı olarak gören yapısıyla, festival post-pandemi dönemde hem fiziksel hem de dijital alanlarda güçlü bir bağ kurdu. Bu dönem, festivalin yerel sahneyi destekleme ve bağımsız sanatçıların sesini duyurma misyonunu daha da pekiştirdi.

Festivalin sürdürülebilirliği ve finansal kaynaklar açısından en büyük zorluklar neler oldu? Çünkü daha çok yeni lansmanda bu konuya değindin. Bu maalesef ki sanat sektörü için kanayan bir yara. Bu zorluklarla nasıl başa çıktınız?

Kültür-sanat alanında dünyada ve Türkiye’de de büyük tasarruf tedbirlerinin yaşandığı bir dönemdeyiz. Özellikle ekonomik belirsizlikler ve istikrarsızlık dönemlerinde festivallerin yada kültür mekanlarının sürdürülebilirliği konusunda büyük bir mücadeleye dönüşüyor. Lansmanda da belirttiğim gibi, Türkiye’de festivallerin finansmanı her zaman bir sorun olmuştur. Biz bunu deneyimleyen ilk ve tek kurum değiliz tabii ki. Ancak bu zorluklarla başa çıkmak için topluluğumuzun desteğine, Kreşendo’nun kültür-sanat sektöründe kurduğu işbirliklerine odaklandık. Dayanışma ve ortaklıklar, festivalin sürdürülebilirliğinde kritik bir rol oynadı.

Bu Festival Bizim’in diğer festivallerden farklı kılan unsurlar sence neler? Bir farkındalık yaratmaya çalışıyorsunuz ekip olarak. Bu farkındalık yaratma amacını nasıl koruyorsunuz bunca güçlüğe rağmen?

Müzik programı en büyük farkı 🙂 Temel niyetimiz Türkiye’de kadın sanatçılara yer veren tek festival biz olalım değil tabii ki. Diğer festivalleri de kurumları da etkilemek istiyoruz. Farklı konular üzerine bir tartışma alanı da festival. Bir de hareketi, dansı da işin içine daha derinlikli katmaya çalışıyoruz. Sadece sosyal sorumluluk niyetiyle değil de gerçekten güçlü içeriğe sahip bir iş yapmayı önceliklendiriyoruz. Seyircilerin de tercih ettiği, alıcısı olan bir iş modeline oturtmaya çalışmak meşakkatli bir iş.

“Kadın sanatçılar için güvenli ve özgür bir platform yaratıyoruz.”

Bu Festival Bizim

Kadın sanatçılar ve yaratıcılar için bu festivalin bir platform olmasını nasıl sağlıyorsunuz? Festivalin bu misyonu daha da güçlendirmek için gelecekteki planlarınız neler?

Kadın sanatçılar için güvenli ve özgür bir platform yaratıyoruz. Festival, onların sesini yükseltebilecekleri, yaratıcılıklarını sergileyebilecekleri bir alan sunuyor. Seyirciler için de müzikle ve festivalle daha derin bağlar kurabilecekleri alanlar açılmış oluyor. Gelecek için planlarımız arasında daha geniş uluslararası işbirlikleri kurmak ve festivalin topluluk odaklı yapısını daha da güçlendirmek var. 2025 itibariyle festival farklı kurumlarla ve girişimlerle daha çok ortak içerik üretecek.

İlk iki yıl boyunca festivalde seni en çok gururlandıran an veya proje hangisiydi? Neden bu anı unutulmaz buluyorsun? Ve bu seneki programda en heyecanlandığın isim/konu nedir?

İlk iki yılda beni en çok gururlandıran anlar, festival sahnesinden indikten sonra müzisyenlerin yüzüne gördüğüm mutluluk ve sahiplenme anları. Gerçekten güvenli hissedilen, müzisyenlerin ihtiyaçlarının gözetildiği bir evren yaratmaya çalışıyoruz. Bir de “bu benim çıktığım ilk festival” diyen müzisyenleri gördüğümde çok mutlu oluyorum. Bu yıl ise ‘Mutluluğun Ritmi’ temasıyla  festival sahnesine ve İstanbul’a yeni bir enerji getirecek Marina Satti’nin sahne performansını dört gözle bekliyorum. Konuşma ve atölye programı da çok iyi oradan bir adet seçemezdim sanırım. Tüm programa kresendobiz.com adresinden ulaşabilir okuyucular.

Son olarak dergy okurlarına bir de mesaj alalım 🙂

Bu Festival Bizim, birlikte yaratmanın ve paylaşmanın festivali. Herkesin bir parçası olabileceği bu deneyimde müzikle, sanatla ve dayanışmayla buluşmak için sizleri bekliyoruz. Mutluluğun ritmini birlikte keşfetmeye davetlisiniz! Kreşendo’yu takipte kalın 🙂

BENZER İÇERİKLER

EN ÇOK OKUNANLAR

ÖZEL DOSYALAR