“Nerede o 90’lar” diye öykünenlerin yanı sıra 2000’lerdeki Türkçe Rock, özellikle yakından şahit olanlar tarafından unutulması güç bir dönem. 2000’lerde müzik yapan grupların arada dönüş sinyallerini vermesiyle büyük bir heyecan yaratmasının sebebi de tam bu yüzden. Geçtiğimiz günlerde buna örnek vereceğimiz bir sinyal de 2000’ler Türkçe Rock’ının en özel gruplarından biri olan Asfalt Dünya’dan geldi. Peki Asfalt Dünya’nın müzik yolculuğunda neler olmuştu?
Batıkan BAKSI / [email protected]
Türkiye’de rock müziğin tarihi, dünyada da popüler olmaya başladığı 1950’lere kadar uzanıyor. 10 yıllık periyotlarla sürekli dönüşüme uğrayan, biraz yurt dışından biraz da bu toprakların melodilerinden beslenen rock müziğimizin doruğa çıktığı yıllarsa malum olunduğu gibi 90’ların ikinci yarısından 2010’ların ortalarına kadarki döneme denk geliyor. Özellikle 2000’lerin başlarından itibaren pop müzikle eş bir üretim hızına sahip olan yerli rock grupları, Türkçe Rock’ın da gençliğin yeni favori müziği olmasını sağlamıştı. Bir önceki jenerasyondan gelen abilerin yanında, yeni yeni isimlerin de bilhassa İstanbul’daki bağımsız sahnelerde boy göstermeye başlaması, pek bereketli bir üretim dalgasını da peşinden getirmişti elbette. 2000’lerde rock yapan çoğu grup; şehirli ve melankolik bir ruhu yansıtmayı benimsemişti ve daha alternatif çizgilerden ilerleyerek Türkiye’nin rock sahnesine farklı bir yorum katmıştı. “Şehirli” rock yapan gruplardan birisi de Asfalt Dünya’ydı. Modern sound’ları, samimi anlatımları ve şehrin karmaşık duygularını müziğe dökme yetenekleriyle Asfalt Dünya, alternatif tatlar arayan müzik dinleyicisini çok kısa bir süre içinde yakalamayı başarmıştı. Tabii neredeyse enstrüman çalan 4 kişinin bir araya gelir gelmez rock grubu kurduğu bu dönem içerisinde Asfalt Dünya’nın yolculuğu da bir yerde noktalanmak durumunda kalmıştı. Ürettikleri müzikler hafızalardaydı ancak grup üyeleri yollarını ayırarak sessizliğe bürünmüştü. Geçtiğimiz günlerde duyduk ki Asfalt Dünya, yeniden bir araya gelmeye hazırlanıyormuş. Hazır böyle bir birleşme haberi gelmişken haydi Asfalt Dünya’nın öyküsüne kısaca bir bakış atalım!
Asfalt Dünya’nın öyküsü başlıyor…
Unkapanı koridorlarında cayır cayır distortion gitarların çalmaya başladığı 90’ların ikinci yarısında, ilginç bir oksimoron da beraberinde yaşanıyordu. Bir yandan Türkçe Rock kaset / CD’leri satış rekorları kırıyor ancak bir yandan da rocker gençler, televizyonlarda aykırı olarak tanıtılıyor; rock barlar basılarak gençler sürekli kontrol altında tutuluyordu. Böyle bir ortamda, 1997 yılında ilk temelleri atılan Asfalt Dünya ise Emrah Özdamar ve Ertan Haktanır tarafından kuruluvermişti. Özdamar, şarkı sözleri yazıyor, besteler yapıyor; Haktanır ise bu bestelerin düzenlemelerini sürdürüyordu. Sonraki yıllarda “Zihin Egzersizleri” ve “Yol Hikayeleri” adıyla bir projeye de dönüşecek bu şarkılar bir yana dursun, grubun ilk albümünü çıkarması için daha 10 yıl beklemesi gerekecekti. Emrah Özdamar ve Ertan Haktanır’ın zaman geçtikçe müzik yaptıkları bu projeyi geliştirip, kendilerine eşlik eden sanatçılarla sıkça sahne almaya başladılar. Grubun o sıralar bir adı yoktu, bunun için de uygun isim Emrah Özdamar’dan gelmişti. Özdamar’ın internet üzerinde kurduğu, müziğe tutkuyla bağlı yazar ve müzisyenlerin bir araya gelerek ortak çalışmalar yaptığı Asfalt Dünya oluşumunu grup ismi olarak belirlemişti Emrah.
Asfalt Dünya büyürken, ilk albümün sinyalleri de geliyordu…
2000’lerdeki rock patlaması, Asfalt Dünya’nın da yüzünü güldürmüştü. Grup, festival ve lokal mekanlarda sahne almaya başlamış; ünleri yavaş yavaş kulaktan kulağa yayılır olmuştu. Böyle bir durumda artık albüm yapmanın da tam zamanıydı. Gruba daha sonra Ogün Sanlısoy’un “Üç” albümünde de karşılaşacağımız Kadir Keskin ve Sertan Soğukpınar da katılmış, 2004 yılında bu kadroyla bir albüm hazırlıklarına başlanmıştı. Ancak o sıralar henüz bir plak şirketiyle anlaşamadığı için Asfalt Dünya, teknik ve maddi sıkıntılar da işin içine girince 2 senelik uzun bir hazırlık süreci geçirmişti. 2004’ten 2006 yılına kadar ilk albümlerinin kayıtlarıyla meşgul olan grup, 2007 yılının Haziran ayında “Ormanlar Kralı” çalışmalarını dinleyicileriyle buluşturmuştu.
“Ormanlar Kralı”, Türkçe Rock’a yeni bir soluk getirmişti!
Grup, üzerinde 2 yıl çalıştığı ilk albümleri “Ormanlar Kralı”nın çıkış şarkısı olarak ‘Beni Severmiş O’yu seçmişti. Şarkıya çektikleri klip yayınlandığı andan itibaren büyük bir ilgiyle karşılaşmıştı. Ekşi Sözlük’te klibin çıktığı tarihlerde “aptalların pin kodu” nickli bir kullanıcı, klibi çok güzel özetliyordu: “Çocukluğumda gördüğüm içinde kabartma figürler bulunan masal kitaplarından var klibin açılışında. Renkler Amelie masalsılığında. Yaz rüzgarının insanın yüzünü hafif hafif okşaması gibi bu şarkının ve klibin hissettirdikleri. Solistin sesi de bu masal atmosferine mükemmel bir şekilde uyuyor. Dinlendiriyor. Huzur veriyor” diyerek. Aslında Asfalt Dünya’nın yaşatmak istediği de tam buydu. Şarkılarını dinlerken yüzlerine bir yaz rüzgarı çarpmak, onları sıcacık bir dünyada yaşatmaktı amaçları. Bu şekilde hissetmek isteyenlerin peşine düştüğü Asfalt Dünya, kısa sürede bilinirliklerini daha da artırdı. Grup, o yıl PowerTürk’ün “En İyi Klip” ödülüne aday gösterilirken ve Altın Örümcek’in “En İyi Web Sitesi” ödülünü almıştı. İlk klibin başarısının ardından ‘Zaman’, ‘Sakın’, ‘Katil’ ve ‘Son’ şarkılarına da klip çekmiş, festival sahnelerinde boy göstermeye de devam etmişti Asfalt Dünya.
Asfalt Dünya’da kan değişimi…
2000’leri bitirirken Asfalt Dünya, ekipte meydana gelen bazı değişikliklerle yoluna devam ediyordu. Yüksek Sadakat, Peri, Kerim Çaplı, Redd, Bağdat Avenue gibi gruplarda da davul çalan Deniz Alemdar’ın ve Alpay Pala’nın gruba katılmasıyla yeni bir sayfa açan ekip, 2012 yılında ikinci albümlerini çıkarmıştı. “Büyük Yollar” adını verdikleri albümlerini ‘Tanımadan Önce’ isimli şarkılarıyla lanse etmiş, dinleyicilerinden tam not alarak 2010’larda da var olma iddialarını göstermişlerdi. 10 Kasım 2012’de Salon İKSV’de verdikleri lansman konserlerinde sevenleriyle buluşan Asfalt Dünya, ilk albümle ikinci albüm arasında biraz zaman bırakınca “dağıldılar mı acaba?” sorularına da maruz kalmıştı. Ancak bu dönüş, tüm bu soruların da önüne geçiyordu. İkinci albüm çıktıktan 6 sene sonra ‘Gözlerin Yanar’a bir klip çekerek dinleyicilerine bir göz kırpsalar da Asfalt Dünya, aktif müzik yapmayı bırakmıştı. Bu, elbette Asfalt Dünya severler için büyük bir hayal kırıklığı olsa da grubun çıkardığı iki albüm, bir teselli kaynağıydı. Fakat geçtiğimiz günlerde aldığımız bir haber, en az Asfalt Dünya fanları kadar, 2000’ler rock’ını seven herkesi heyecanlandırdı: Asfalt Dünya geri dönmeye hazırlanıyordu! Instagram hesaplarında paylaştıkları Spotify Wrapped gönderisine gelen bir yoruma “yakında yeni şarkılar gelecek” cevabını veren grup, şimdilik heyecanla bekletmeye devam ediyor ama bu dönüş ihtimali dahi, 2000’lerin o bol gitar sesli Taksim sokaklarını özleyenler için epey keyifli bir bekleyiş hâline geldi bile.
Peki hangi gruplar Asfalt Dünya gibi dağılıp yeniden birleşmişti?
Türkiye’nin müzik tarihi dağılıp yeniden birleşen gruplar açısından epey zengin aslında. Bize harika şarkılar bırakıp, ardından bir süre sessizliğe bürünseler de sevdiklerinin ısrarlarına dayanamayıp yeniden sahneye çıkan grupların arasında kimler yok ki? Mesela Türkiye’de rock müziğin gelişiminde “baba” unvanına sahip gruplardan ve Anadolu Pop tabirinin sahipliğini elinde tutan Moğollar, 1976’da dağılıp 1993’e kadar bir araya gelmemişti. Neyse ki Kaan Ertem’in imza kampanyası olumlu sonuç vermişti de Moğollar yeniden bir araya gelip, üretimlerine devam etmişti. Aynı şekilde Türkiye’nin heavy metal geçmişindeki önemli bir yere sahip olan Dr. Skull da 1994’te bitirdiği müzikal faaliyetlerini 2017’de yeniden birleşip sürdürmeye başlamış ancak 2019’da yeniden dağılmıştı. Türkçe Rock’ın en nev-i şahsına münhasır gruplarından ve dağılışı epey olaylı olan Kurban da 1997-2005 / 2006-2017 yılları arasında müzik yapmış ve dağıldıktan sonra bir araya gelince nasıl inanılmaz şarkılar çıkabileceğini de kanıtlamıştı.
Asfalt Dünya, Türk rock müziğinin önemli temsilcilerinden biri olarak, müzik kariyerine yeniden başlayacak gibi duruyor. Bu, tabii ki bize 2000’lerdeki rock müziği yeniden getirmeyecek ancak o dönemlerde yaşadığımız heyecanları biraz da olsa hatırlamamızı sağlayacak. Türkçe Rock’ın son zamanlardaki büyük duraksamasını düşündüğümüzde bu tür köklü grupların sahneye dönmesi, belki şu an müzik yapmayan diğer dönemdaşlarına da bir gaz verir, kim bilir?