Bağımsız müzik yapımcılarını aynı çatı altında buluşturma gayesiyle kurulan Bağımsız Müzik Yapımcıları Derneği’ni yakından tanımaya ne dersiniz?
Sizlerle bu pazar yani 13 Kasım’da gerçekleşecek bir etkinlik haberi paylaşmıştık. İlk kez düzenlenecek olan Bağımsız Müzik Günleri, Bağımsız Müzik Yapımcıları Derneği (BMYD)‘nin lansman etkiliği ve Müze Gazhane’de konserler, paneller ve atölye çalışmalarına ev sahipliği yapacak. Peki BMYD nedir, neler yapar? Bu sorularımızı GRGDN Yapım Kurucusu ve BMYD Yönetim Kurulu Başkanı Hadi Elazzi yanıtladı.
Bağımsız Müzik Yapımcıları Derneği kimlerden oluşuyor ve nasıl bir oluşum?
Bağımsız Müzik Yapımcıları Derneği Aralık 2021’in son günlerinde, WIN ve IMPALA’nın desteğiyle, bağımsız bir şekilde müzik üretmekte olan ve üretmek isteyen yapımcıların bir çatı altında olup sektörel gelişimi sağlamak adına kurulmuş bir dernek. Bir yıldan kısa bir süre içinde otuza yakın yapımcıyı çatısının altına aldı.
İlk kez düzenlenecek olan Bağımsız Müzik Günleri ile ne amaçlıyorsunuz?
Bağımsız Müzik Günleri aslında birçok etkinlikten oluşan bir organizasyon olsa da bir festival değil. Bu günü planlarken ana amacımız, güncel müzik sektöründeki gelişmeleri müzikle amatör ya da profesyonel ilgilenen kişilerle paylaşmak, sektör dinamikleri üzerine sohbet etmek, “networking session”larla sektördeki kişilerin birbiriyle tanışmasına olanak sağlamak ve genç müzisyenlerin müziklerini sektör profesyonelleri ve müzikseverlerle paylaşmasına olanak sağlayan bir atmosfer yaratmak.
İleriye dönük planlarınız neler?
Bağımsız Müzik Günleri’ni her yıl daha da büyüyen bir aktivite haline getirmek istiyoruz. Bağımsız alan ne kadar büyürse, müzik de aynı oranda gelişecektir.
Bağımsız Müzik Günleri’ne kaç başvuru aldınız?
Etkinlik kapsamında açtığımız başvuruya 48 saatten kısa bir sürede 200 kadar başvuru aldık. Derneğimizin üyelerinden oluşan jürimiz büyük bir titizlikle seçim yapmaya çalıştı.
Bu özel günde sahne alacak isimlere ileride destekleriniz olacak mı?
Gelen başvuruları dinledikçe Bağımsız Sahne’yi tek seferlik bir etkinlik olarak değerlendirmeyip, mutlaka bu pırıl pırıl müzisyenlere müziklerini dinleyiciyle buluşturmalarına alan açacak bir seri olarak kurgulamamız gerektiğine emin olduk.