İnceleme

BİFO ve Barbara Hannigan: Yalnızlık ve insan sesinin sınırlarını keşfe çıkartacak bir konser

BİFO, 11 Aralık’ta “La Voix humaine (İnsan Sesi)” başlıklı konserinde hem şef hem soprano kimliğiyle tanıdığımız Barbara Hannigan ile aynı sahneyi paylaşacak. Müzikseverleri nasıl bir konser bekliyor, gelin birlikte bakalım.
Halil Şimşek - 3 Aralık 2025
post image

Günümüzün çığır açan yorumcularından, şef ve soprano Barbara Hannigan, 11 Aralık Perşembe akşamı, İstanbul Lütfi Kırdar ICEC’te Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO) ile bir araya gelerek müzikseverleri derinden etkileyecek bir konsere imza atacak. “La Voix humaine (İnsan Sesi)” başlığını taşıyan bu özel konserde bir yandan orkestrayı yönetirken bir yandan da eser seslendirecek olan Kanadalı sanatçı, 2023 yılının ardından ülkemizdeki ikinci konserini verecek. Richard Strauss’un “Metamorphosen (Metamorfozlar)” ve Francis Poulenc’in unutulmaz dramatik monodisi “La Voix humaine (İnsan Sesi)”nin müzikseverlerle buluşacağı bu akşam öncesinde ben de dinleyiciyi nelerin beklediğini kaleme aldım.

Zarafet ve büyüleyici enerjinin vücut bulmuş kusursuz hâli: Barbara Hannigan

Müziği benzersiz bir dramatik hassasiyetle icra eden soprano ve orkestra şefi Barbara Hannigan, yaratıcılığını sahnede olduğu her saniye cömertçe sergileyen bir sanatçı. 2023’te gerçekleştirilen 51. İstanbul Müzik Festivali’nde ülkemizdeki ilk konserini veren –yine BİFO ile sahne alarak –Hannigan, o akşam şahsım dahil salondaki tüm müzikseverleri kendisine hayran bırakmıştı. Orkestrayla olan uyumu, büyüleyici enerjisi, zarafeti, profesyonelliği ve en önemlisi sesiyle sahneye bu derece yakışması, klasik müziğin zihnimizdeki kalıplarını baştan aşağı yıkmaya yetmişti. Son olarak bu yıl içinde “Polar Müzik Ödülü”ne layık görülen Hannigan ile neyse ki tekrar buluşarak kendisinin harika performansına bir kez daha canlı tanıklık edeceğiz.

Günümüz müziğine derin bir bağlılık gösteren Kanadalı müzisyen, bugüne dek 85’ten fazla eserin dünya prömiyerinde yer alırken Boulez, Zorn, Dutilleux, Ligeti, Stockhausen, Sciarrino, Barry, Dusapin, Dean, Benjamin ve Abrahamsen gibi önde gelen bestecilerle çalıştı. Modern müziğin en etkileyici yorumcularından biri olarak kabul edilen Hannigan hem şef hem de soprano kimliğiyle sahnede olacağı bu konserde, bizi müzikte dönüşüm, yalnızlık ve insan sesinin sınırlarını keşfe çıkararak benzersiz yorumuyla yine sınırları zorlayacak.

Kişisel ve toplumsal dönüşümlerin izinde bir eser: Metamorfozlar

Konserdeki programın ilk bölümünde bizleri, II. Dünya Savaşı’nın karanlık gölgesinde yazılmış olan Richard Strauss’un “Metamorphosen (Metamorfozlar)” adlı yapıtı karşılayacak. Yaylılar için kaleme alınmış olan bu eser hem kişisel hem de toplumsal bir yasın ifadesi olarak içsel dönüşümü resmediyor. Tabii bu noktada esere ismini veren “metamorfoz” kelimesinin anlamını da incelememiz gerekiyor. Fransızca kökenli olan metamorfoz, bir nesnenin veya kavramın zaman içerisinde geri dönüşümü mümkün olmayan değişimini belirtiyor. Keza bu kavramın felsefe ve sanat tarihi boyunca pek çok düşünürü derinden etkilediğini ve eserlerine yansıdığını görebiliriz.

Konserde dinleyeceğimiz Strauss’un bu eseri, 1945 yılında II. Dünya Savaşı’nın son periyodunda müttefiklerin Münih’i işgal ettikleri sırada yazılmış. Eser bu bağlamda Strauss’un yıkılan ideallere, yok olan umutlara karşı olan kederini; yapılan affedilmez hatalara ve onların sonucu olarak yaşanan yıkımlara karşı olan çaresizliğini yansıtmakta. Sanatçının eserini bu kavram özelinde yazmasını da esasında o dönem yoğun olarak ilgilendiği Goethe’nin eserlerinin etkisiyle zihninde yer aldığını ifade edebiliriz. Goethe de yaşamının son döneminde metamorfozu kendi zihinsel gelişimiyle özdeşleştirdi, kişinin geçirdiği dönüşümlerle kendisine nasıl yabancılaştığını irdeledi. Strauss da bu düşüncelerle, yaşamının son döneminde, kişisel başkalaşımı ile ülkesinin yaşadığı yıkımları eserine yansıttı.

Terk ediliş ve aşkın kırılganlığına ayna tutan bir mücevher: İnsan Sesi

Konserin ikinci bölümünde sahne, Francis Poulenc’in dramatik monodisi “La Voix humaine (İnsan Sesi)” için Barbara Hannigan’ın olağanüstü yorumuna ayrılacak. Sanatçının 1958’de bestelediği bu eser, soprano ve orkestra için tek perde ve yaklaşık 40 dakikalık bir opera. Tek bir kadının telefon aracılığıyla yaşadığı aşkın, terk edilişin ve yalnızlığın hikâyesini bizlerle buluşturacak bu eserin librettosunu ünlü Fransız yazar Jean Cocteau, 1928’de yazmış ve ilk kez 1930’da Comédie-Française’de sahnelenmiş. Bu noktada oyunun beyaz perde uyarlamasını merak edenler için de Pedro Almodovar’ın başrolü Tilda Swinton’a emanet ettiği ve yönetmenin her türlü alametifarikasını taşıyan küçük bir mücevher niteliğindeki 30 dakikalık “The Human Voice” isimli kısa filmini de öneririm.

Konserde çarpıcı bir teatral yoğunlukla hayat bulacak olan bu eserin etkileyici performansında Hannigan’a Delphine Dussaux piyano ve müzik asistanı olarak; Clemens Malinowski ise video uygulamalarıyla eşlik edecek. Poulenc’in kırılgan dramının Hannigan’ın benzersiz yorum gücü ve enerjisiyle salonda yankılanacağı bu konserde, sesin ve müziğin sınırlarını zorlayan unutulmaz bir akşam bizleri bekliyor. Meraklısı, konserde bizi nasıl bir eser ve performansın beklediğini aşağıdaki kayıttan izleyebilir. Şimdiden keyifli ve unutulmaz bir konser dilerim.

La Voix humaine (İnsan Sesi):

İlgili Yazılar
Development by Bom Ajans