Birçoğumuzun ilk olarak “Bremen Mızıkacıları” masalıyla tanıdığı Bremen, Almanya’nın kuzeybatısında bulunan, Wasser Nehri etrafına kurulu masalsı bir liman kenti. Kentin en önemli özelliklerinden biri de sanayileşmenin etkisiyle birçok bira fabrikasının bu bölgede bulunması ve bu sebeple kendine ait bir bira kültürü geliştirmiş olması. Gelin Alman bira kültürüne ve Bremen birasına yakından bakalım.
Bremen, sadece mızıkacıları ve Werder Bremen ile değil, biraları ve bira kültürüyle de öne çıkan bir şehir. Almanya’daki bira fabrikalarının yarısından fazlası Bremen bölgesinde bulunuyor. Özellikle 1827 yılında tarihi limanın kurulmasıyla birlikte Bremen bölgesi, Alman biracılığının merkezi konumunu ediniyor.
Üretimi 1200’lere kadar dayanan Bremen biraları, 1516’dan itibaren Alman Bira Saflık Yasası’na göre üretiliyor. Peki nedir bu saflık yasası? Reinheitsgebot, diğer adıyla Alman Saflık Yasası, yüksek kalite malt, şerbetçiotu, su ve maya dışında başka hiçbir madde kullanılmadan yapılan üretim şekline deniyor. Ayrıca, kullanılan bu dört maddenin de saf ve doğal yollarla elde edilmesi gerekiyor. Dolayısıyla, Alman Saflık Yasası gözetilerek üretilen biralar, bizlere en geleneksel ve klasik yöntemlerle elde edilmiş doygun, saf ve lezzetli bir bira deneyimi vaat ediyor. 13. yüzyıldan bu yana Kuzey Avrupa‘nın birçok kentinde büyük bir popülariteye ulaşan Bremen biraları, günümüzde dünya çapında en çok tercih edilen bira çeşitlerinden biri.
Klasik Bir Bremen Birası: Bremen 1827
Alman bira uzmanları ile geliştirilen ve Alman Saflık Yasası’na uygun olarak üretilen Bremen 1827, Wasser Nehri kıyılarından günümüze, bizlere uzanıyor. Tıpkı Alman Saflık Yasası formülü gibi en kaliteli malzemelerle üretilen Bremen 1827, dolgun lezzeti ile biraseverlerdeki kalite beklentisini karşılıyor. Öne çıkan özellikleri %100 malt olması ve klasik Alman tipi bir lager olması. Bununla beraber pazarda var olan biralar arasında uygun fiyatlı kategorinin en üst sıralarında yer alarak pek çok kişi için tercih sebebi olacağa benziyor.