Anadolu Kültür’ün hazırladığı Adalet Atlası podcast serisinin 12. bölümüne rap müzik sanatçısı Ezhel ve etnomüzikolog Mustafa Avcı konuk oldu. Ezhel ve Avcı, müzikle adalet arayışını rap üzerinden anlattı.
Ezhel, moderatör Hazal Özvarış’ın “Rap camiasında dediğin gibi homofobi ve cinsiyetçilik tartışılıyorsa neden hâlâ rap müziğin genelinde buna maruz kalıyoruz?” sorusuna “Gençken, ergenken, kafam basmıyorken bir sürü saçma sapan şey söylediğimi biliyorum ve bunun için özür diliyorum insanlardan. Önemli olan bunu anlayıp, bunu paylaşmak ve farkındalığı yaymak” yanıtını verdi.
Ezhel, rap müziğin politik bir müzik olduğunu vurgulayarak “Ama aynı kültürün içerisinde homofobi ve seksist söylemler de var ve bu camia içerisinde tartışılıyor” dedi. Ezhel, bu bağlamda geçmişteki şarkılarında kullandığı cinsiyetçi ifadelerle ilgili özür diledi.
“AVRUPA’DA TÜRKİYELİ BİR RAPÇİ OLARAK SORULARA MARUZ KALMAK ÇOK UTANÇ VERİCİ”
Ezhel ayrıca “Olay” şarkısı hakkında da konuştu: “Olay şarkısı kadın cinayetlerinin sıçrama yaptığı zamanlarda Berlin’e yeni gelmiştim. Buraya geldikçe, gördüğüm şeylere uzaktan bakınca dayanamadım. Bugy ve Art altyapıyı yapınca bana duyguyu verdi. Atmak istiyorsun içinde. Bu bir bıkmışlık. Ülkem için üzüldüm.”
Ezhel ayrıca, rap müziğin düğün salonlarında nasıl boy verdiğini de anlattı: “O dönemde başka çaremiz yoktu. İtilmiştik. Hiçbir mekan rap’e inanmıyordu. Biz de Ankara’daki rapseverler olarak düğün salonu tutardık. Kimi zaman 50 kimi zaman 300 kişi geliyordu. Böyle bir kitleyi toplamak için de 50 tane rapçi topluyorduk. Hiçbirimiz para kazanmıyorduk ama sahneye çıkmak istiyorduk. Düğün salonu konserleri bizi epeyce yetiştirdi.”
Ezhel, son olarak neden Berlin’e yerleştiğini de açıkyüreklilikle anlattı: “Cem Karaca’nın Almancı bir albüm var. İnsan düşünüyor. Daha farklı politik dönemler ama yol aynı… Ben açıkçası üzülüyorum. Geçmişten gelenler onur veriyor da bana. Ama üzücü. Benim için yasal bir durum yok şu an ama ben özgürce yaşayamıyorum. Sürekli bir şeyle yüzleşmek zorunda kalıyorum. Bunaldım. Buradayım daha rahatım. Özgürlükler sürekli kısıtlanıyor, internet erişimi kısıtlanıyor. Bir sanat eserinin bir suç unsuru olması. Bunun ahlaki moral sınırını bilmiyorum. İnsanlık açısından çok ağır, çok anlamsız. Sanatlar arasında da bir eşitsizlik var. Şarkımda uyuşturucu dedim diye. Oysa şiddeti yükselten diziler, kadına olan şiddeti meşru gösteren şeyler var. Beni utandırıyor bu. Bununla anılmak, Avrupa’da Türkiyeli bir rapçi olarak bu sorulara maruz kalmak çok utanç verici. “
Programın tamamı için;