Sizi bilmem ama benim çevremde “Friends” izlemeyen kalmadı gibi bir şey. Ben mi? Ben 10 sezonluk ve 235 bölümlük bu diziyi tam 10 kere baştan sona izledim. Ortalama 20’şer dakikadan oluşan bölümlerden hesaplayacak olursak her seferinde 78 saatimi bu diziye ayırdım… Buna da düz hesap 3 gün desek, ben hayatımın 1 ayını komple “Friends”e adadım demektir! 🙂
İpek ATCAN / [email protected]
Herkes için çeşitli diziler bendeki “Friends” gibi aslında. Kiminde “How I Met Your Mother?” (bunu da 2 tur izledim!) kiminde “Seinfeld” kiminde ise bir başka bir şey. Herkesin bazı dizileri tekrar tekrar izlemesinin bir sebebi olduğunu düşünüyorum. Herkesin motivasyonu elbette farklıdır ama sevdiğimiz ekip artık bir kişi eksikken, “Friends” özelinde kendimden ve çevremden yola çıkarak bir takım sebepler sıralamak istedim.
Yalnız hissetmemek
“Friends” dizisinin öyle bir özelliği var ki buna kimse karşı çıkmayacaktır. O da size kendinizi o ekibin bir parçası gibi hissettirmesi. Bazen bir karakterle kendinizi özdeşleştirirken bazen de kendinizi tamamen bağımsız, ekibin 7. üyesi gibi hissedebiliyorsunuz. Özellikle kendinizi yalnız hissettiğiniz dönemlerde hızır gibi yetişebiliyorlar.
Aşk acısını unutmak
Genç kız dergilerinin ara başlığı gibi oldu ama bu gerçekten de bir “10 kişiye sordum, 9’undan bu cevabı aldım.” maddelerinden biri. Hem de kadın erkek fark etmeksizin. Canı yanan, kalbi kırılan herkes kendini “Friends”in şefkatli kollarında bulabiliyor. Öyle ki sizi hem güldürüyor hem de yer yer duygulandırıyor. Phoebe’nin ‘The Smelly Cat’i her derde deva değil de nedir? Bu noktada dizilere konuk olan müzisyenleri de hatırlatmak isterim.
“Hiçbir şey için geç değildir!”
Diziyi izleyenler birinci sezonun ilk bölümündeki Rachel‘ın halini hatırlayacaklardır. Bu kadar vurdumduymaz, kendi ayaklarının üzerinde durmaktan aciz ve son derece snob bir karakterin büyük bir değişim geçirerek iyi bir iş kadını ve hatta yalnız bir anne olma yolculuğu muhteşem değil de nedir?
Önce arkadaşlar, sonra aşk
Maalesef ki insanların ilk aşık oldukları küçük yaşlardan başlayıp koskoca insan oldukları büyük yaşlara kadar devam eden bir sorundur arkadaşların birine aşık olduklarında birbirlerini az görmesi. Bunun dengesini kurabilen de çok azdır. “Friends” sezonlar boyunca tekrar tekrar arkadaşların önemini vurguluyor.
Bazen sadece bir ses
Belli bir izleme frekansından sonra sezon ve bölümleri ezberlemiş hale gelebiliyorsunuz. Ben bu kadar izlememe rağmen ulaşamadım o mertebeye ama çevremde bunu başaranlar var. İşte o noktada o spesifik bölüm açılıyor ve kişi başka işlerle uğraşıyor. Arada ise küçük bir tebessümle dizideki anlara eşlik ediliyor.
Bölümlerden aniden fırlayan ünlüler
“Friends” izlerken hiç beklemediğiniz anlarda hiç beklemediğiniz ünlü oyuncularla karşılaşmanız olası. Tabii artık birden çok kez izlediğinizde o şaşkınlık kalmıyor ama yine de hoşunuza gidiyor. Kimler yok ki! George Clooney, Julia Roberts, Robin Williams, Brad Pitt -ki zaten Jennifer Aniston ile bu çekimler esnasında tanısın sevgili oluyorlar- ve daha birçok isim.
