Yıllardır birçok ortak ve solo projeler üreterek yeraltı rap dinleyicisinin radarına girdikten sonra bir süre müziğe ara verip geri dönen infokey yeni teklisi ‘Kırık Kaset’i yayınladı. Biz de müzisyenle yeni şarkısı ve kariyer yolculuğu üzerine bir sohbet gerçekleştirdik.
Kaan DENK / [email protected]
Yeni yayınlanan “Kırık Kaset”ten bahsederek başlayalım. Şarkı nasıl ortaya çıktı?
Aslında insanların yaptığım müzikle dans etmelerini istememle başladı. Şarkının prodüktörlüğünü yapan Alestes ile daha önceden de farklı denemelerimiz olmuştu. Söz ve müzik doğru zamanda bir araya geldi ve ‘Kırık Kaset’ ortaya çıktı diyebilirim.
“Kırık Kaset” bildiğimiz infokey tarzına göre farklılıklar taşıyor. Bu kesin bir tarz değişikliği anlamına mı geliyor, yoksa müzikte senin için yeni köşeleri mi yokluyorsun?
Müziğe kesin dönüş yaptıktan sonra birçok alternatif şarkı yayınladım. Birbirinden farklı sound’larda projelerim oldu. Bu bir tarz değişikliği değil… Rap müziği eskiden bu yana üretiyorum fakat ruhuma yakın hissettiğim müziği yaparken kendimi belli bir kalıbın içine hapsetmiyorum.
2000’lerin ortalarında amatör kayıtlar yaparak adım attığın rap müzik camiasında birçok ortak ve solo işe imza attığını biliyoruz. O dönemlerle bugünkü Türkçe rap arasında içeriden gelmiş biri olarak ne gibi farklılıklar görüyorsun?
Kesinlikle altyapılar değişti. Yurtdışından çok farklı sound’lar geldi. O dönemlerde rap müzikte lirikalitesi yüksek ve edebi bir dil kullanılıyordu. Şu an daha yüzeysel anlatımlar içeriyor. Prodüksiyonel anlamda gelişti fakat birbirine çok benzeyen projeler duyuyoruz. Bunun da dinleyiciyi sıktığını düşünüyorum.
Günümüzde özellikle yerli üretimlerde müzik türleri arasında kalın çizgiler olduğunu düşünüyor musun? Yoksa zamanla etiketlerinden sıyrılıp birbirine yaklaşan bir müzik döneminde miyiz?
Tabii ki müzik türleri arasında çizgiler var. Ana hatlarıyla müziğin tarzları kendini korusa da alternatife kayan bütün tarzlar birbirine yakınlaştı. Prodüksiyonel anlamda mix-mastering tarzları, altyapı sound’ları birbirine geçişkenlik gösterdi diyebiliriz.
Senin gibi beste yapan müzisyenlerin üretiminde, içinde bulunduğumuz bu etkileşimin etkilerini nasıl görüyorsun?
Gitarla besteleyen bir müzisyenim. Kendi adıma şarkılarımı akustikteki ruhu koruyarak üretmeye çalışıyorum. Alternatif sound’larla uğraştığım için bahsettiğim geçişkenlik benim altyapılarıma ve aranjelerime de yansıdı. Bu biraz daha yaptığım işi globalleştirdi diye düşünüyorum.
Müzik yazmak, icra etmek ve yayınlamak birçok açıdan zamanın ruhununda etken olan çok özel bir iş. Bu açıdan bakınca yaptığın müziğin insanlarda nasıl bir etki yaratmasını hedefliyorsun?
Hedefim beni dinleyenlerin yalnızlıklarına ortak olmak. Şarkılarımı üretirken benim gibi düşünen, hisseden ve hayal eden insanların yalnız olmadıklarını hissetmelerini amaçlıyorum.
Yaklaşan yeni projelerinden bahsedelim biraz da. Yakın gelecekte hayranların infokey’den neler duyacak?
En yakın tarihlerde prodüktörlüğünü Felix Voir’in üstlendiği, yine alternatif bir sound olan “Reseptör” ve ardından prodüktörlüğünü Malkovic’in yaptığı “Kurnaz” adlı iki farklı projeyle dinleyenlerimin karşısına çıkmayı planlıyorum. Bu değerli röportaj için dergy.com’a teşekkür ederim.
