Geçtiğimiz günlerde yeni şarkısı “Elmas”ı yayınlayan, Türkçe rap müziğin yetenekli kalemlerinden Keişan, Dergy’nin sorularını yanıtladı.
Sebla KOÇAN / [email protected]
Oğuzhan “Keişan” Eroğlu, 16 yaşından beri Türkçe rap müziğin içinde. Hip hop dünyası içinde şarkı sözleriyle, duruşuyla, müziğiyle kendine özgü bir yeri var. Rap müziğin, diğer müzik türlerine göre daha cesur olduğunu ve dile getirilmeyen konularda söz söyleyebildiği için daha agresif göründüğünü düşünüyor. Ama altın çağını yaşayan bu dönem için, eskiden beri rap dinleyen kesime de teşekkür etmeyi ihmal etmiyor. “Bizimle beraber büyüyen nesile teşekkür etmek lazım” diyor ve ekliyor: “Bizimle beraber büyüyüp rap müzik dinlemeyi hiç bırakmadılar…” Keişan, Dergy’nin sorularını içtenlikle yanıtladı.
Kariyerinize 16 yaşında demolar yaparak başladığınızı biliyoruz. Şimdi o zamanlara dönme şansınız olsa, 16 yaşındaki Keişan’a ne söylemek isterdiniz?
Sabırlı ol, güçlü dur, her şey güzel olacak 🙂
Bugüne kadar Ezhel, Khontkar, Anıl Piyancı, Ben Fero gibi pek çok isimle işbirlikleri yaptınız. Aklınızda kalan, “keşke olsa” dediğiniz kim var ilerde işbirliği yapmak isteyeceğiniz?
Şükür müzik yapmak istediğim herkes ile müzik yapabildim. Fakat yurt dışından keşke beraber iş yapabilseydim dediğim o kadar çok MC var ki saymakla bitmez :))
Şarkılarınızı nasıl yazıyorsunuz, üretim sürecinizi bize biraz anlatır mısınız? Neler sizi tetikliyor, neler yazdırıyor?
Yaşadığım ve tecrübe ettiğim her şey benim için bi analiz şansı. Rap müzik için analiz yeteneğinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Beni tetikleyen şeyler genelde günlük yaşantımda gördüğüm, hissettiğim veya arzuladığım şeyler oluyor. Üretim sürecimiz şarkı yapılırken epey hızlı oluyor. Fakat daha sonra video çekmek için epey vakit ayırıyoruz. Koşturmacası güzel, zevkli, harika bir iş 🙂
“MC’LER RAHATSIZ OLDUKLARINI SÖYLEMEK İÇİN ÇOK HEVESLİDİR”
Ankara doğumlusunuz. Ankaralı olmak bugün yaptığınız müziğe nasıl yansıdı, sizi nasıl besledi?
Tüm Ankaralı müzisyenlere baktığım zaman gerçekten hepsinin birbirinden farklı müzikler yaptığını söyleyebilirim. Her müzik tarzında farkımızı ortaya koyduğumuzu düşünüyorum. Ankara’nın sokaklarının bizleri nasıl beslediğini sadece “Angaralılar” anlar :))
Yeni şarkınız “Elmas”a dikey bir video çektiniz. Nereden çıktı bu fikir? Dinleyicilerden gelen tepkiler nasıl, memnun musunuz şarkının aldığı reaksiyondan?
Gayet memnunum. Karantina süreci boyunca hepimiz epey mobil cihazlarla içli dışlı olduk. Bu yüzden mobil cihazlar için özel bir şey yapmak istedik. Yurt dışında bi kaç farklı örneğini görmüştük. Fakat müzik videosu için tüm prodüksiyonu dikey olarak planlanan ilk Türkçe müzik videosu olabilir.
Türkçe rap müzik, uzun zaman kendine ana akımda yer bulamazken, çalmazken, bugün gelinen noktada altın çağını yaşıyor. Neye bağlıyorsunuz bu durumu?
Bunda en büyük etkenin jenerasyon farkı olduğunu düşünüyorum. Biz buralara geleceğini “Golden Age” dönemini yaşayacağını yıllar öncesinden canı gönülden umut edip, tahmin ediyorduk. Bizimle beraber büyüyen nesile teşekkür etmek lazım. Bizimle beraber büyüyüp rap müzik dinlemeyi hiç bırakmadılar. 🙂
Türkçe rap dünyası oldukça gergin. Hem şarkılarda hem sosyal medyada laf dalaşları bitmek bilmiyor. Neden rap dünyasında tansiyon bu kadar yüksek sizce?
Çünkü rap müzik, genelde eleştirilerin yoğun olduğu, diğer müzik tarzlarının cesaret edip pek fazla değinilmeyen liriklerle dolu olduğu için sizlere dışarıdan agresif görünüyor. Fakat biz yıllardır bu gergin ortamda müzik yaptığımız için bizim çok klişemiz durumuna geldi. Tansiyonun yüksek olmasının sebebi ise genelde MC’ler rahatsız oldukları ne varsa söylemeye çok heveslidirler 🙂 Ben buna bağlıyorum.
“NE YAPMAK İSTEDİĞİMİ BİLİYORUM, YOLUMDAN DÖNMEM”
Türkçe rap müzikte birbiri ardında yeni nesil MC’ler ve beatmaker’larla tanışıyoruz, pek çok yeni single dinliyoruz. Bu kadar çok üretim olması, sayıca bu kadar fazla rapper olması hakkında ne düşünüyorsunuz? Aralarında beğendikleriniz var mı?
Aralarında beğendiklerim elbette var. İsim vermeyeceğim ama belki onlarca yeni nesil MC’nin çok başarılı olacağını düşünüyorum. Üretimin fazla olması bence çok iyi. Çünkü her tarz, farklı farklı kişiler tarafından defalarca deneniyor. Bu da çeşitliliği arttırıyor. Türkiye’de beatmaker’ların çok daha geleceğini düşünüyorum ama global tarzda işler yapan çok başarılı beatmaker arkadaşlarımız var.
İlk sahneye çıktığınız günü hatırlıyor musunuz? Neler yapmıştınız, nasıl geçmişti?
Yenimahalle Halide Edip Lisesi yaz sonu şenliğinde sahneye çıkıp beatbox yapmıştım. Bu bahsettiğim seneler 2006 civarları, o yıllarda epey garipseniyordu. Çok heyecanlıydım tek hatırladığım bu kadar 🙂
Rap sanatçıları yıllardan beri en çok linç edilen, eleştiriye ve kötü söze maruz kalan kesim oldu. Siz benzer şekilde haksızlığa uğradığınızı düşündüğünüzde, eleştiri aldığınızda nasıl tepki veriyorsunuz buna?
Bu linç kültürü hala devam ediyor bence. Değişeceğini düşünmüyorum. Düşene bi’ tekme de ben atayım diyen insan çok. Bu yüzden bunun daha ileri seviyelere gidip insanları rencide edecek boyutlara ulaşacağını düşünüyorum. Bana gelirsek, çok fazla yorumlarda vakit geçirmiyorum. Ne yapmak istediğimi çok net bildiğim için hiç bir yorum veya yapılan haksızlık beni yolumdan geri döndüremeyecek.
Çocukluğunuzdan beri çok sevdiğiniz, idolünüz olan kim var? Neden?
Çocukluğumda bir çok yaşıtım gibi Ceza, Sagopa ve Fuat Ergin hayranıydım.
İdol olarak techN9ne’ı çok benimsemiştim. Uzun bi dönem onun gibi rap söylemeye, onun tarzı gibi takılmaya çalışmıştım. Fakat değişen rap müzik piyasasında yeni nesil müziğe pek ayak uydurmadığını o yüzden de pek fazla artık dinlemediğimi söylemeliyim.
