Pop dünyasının en yetenekli isimlerinden Özgün’ü yeni şarkısı “Mümkânsız” vesilesiyle Dergy sayfalarında ağırladık.
Sebla KOÇAN / [email protected]
2005 yılından bu yana dillere dolanan şarkılara imza atıyor Özgün: “Elveda”, “Şeytan”, “Yanarım”, “Kandırman Lazım”, “Günahkar”… Haliyle artık kemikleşmiş bir dinleyici kitlesi var. Ama Z kuşağına da hitap etmeyi başarıyor. Baba olmanın da onu çok değiştirdiğini söylüyor, ünlü müzisyen. “Edis bizim güneşimiz” diyor, oğlunu anlatırken. EDZ Müzik adını verdiği kendi şirketinden, Özgün ve Ediko TV adındaki YouTube kanallarından bahsediyor. Pop müziğin başına gelenler konusu ise bir hayli derin. Özgün’e merak ettiklerimizi sorduk, yetenekli müzisyeni Dergy’de ağırladık.
Spotity verilerine göre sizi bu yıl en çok Z kuşağı dinlemiş. Yeni kuşak dinleyicilerinizi nasıl tanımlarsınız? Z kuşağının daha hızlı tüketen, daha sabırsız olduğu söylenir, öyle mi sahiden sizce?
Evet, dijital müzik platform verilerine göre, Mahzen şarkımızla birlikte dinleyici kitlemin 13-24 yaş grubunda yüzdesel bir artış başladı ve 2021 yılında da yine en çok bu grup dinledi şarkılarımı. Bu tabi benim adıma çok mutluluk verici. Zaten hedefimiz de buydu. Tabi bu eski kitlemi kaybettim demek değil. O yüzden çok önemli. Total dinleyici ve dinlenme rakamlarım da çok arttı. Yani yeni ve genç dinleyicilere ulaşırken eski dinleyicilerimi de hayal kırıklığına uğratmadım demek oluyor bu. Güncel ve sevilen soundu, şarkı dilini yakaladık. Tarzımızdan ödün vermeden güncellendik yani 🙂 Z kuşağı farklı, özgür ruhlu ve zeki bir kuşak. Teknolojiye hakimler, kolaylıklarından faydalanıyor, aradıklarına hızlı ve sınırsız bir şekilde ulaşabiliyorlar. Tabii tüketimi de hızlandırıyor bu. Bizim için de avantajları olduğu gibi, dezavantajları var tabi. Hızlı üretime zorluyor bu şartlar bizi. Bu da tabi işin kalitesizleşme ihtimalini doğuruyor. Ama ben kendi adıma öyle bir endişe duymuyorum. Acele etmeden, kaliteden ödün vermeden, uzun soluklu işler yapmaya gayret ediyorum.
Uzun yıllardır pop dünyasının içindesiniz. Ve artık kemikleşmiş bir dinleyici kitleniz var. Pop müziğin son dönemdeki gelişimini nasıl buluyorsunuz, kan kaybettiğini düşünüyor musunuz?
Müzik dinleme alışkanlıkları değişti. Popüler olan müzik de değişti. Adı üzerinde popüler müzik sürekli değişime, evrilmeye ve gelişmeye mahkum. Pop diye bahsettiğimiz 90’lardaki popsa eğer, maalesef 2000’in başında zaten kan kaybetmeye başlamıştı. Arada çok güzel ve kaliteli işler çıksa da genel müzik piyasasına bakıldığında durum vasatın altında kaldı. O yüzden geçtiğimiz yıllarda ikinci bir 90’lar furyası çıktı meydana. Tabi iki üç sene içinde onu da tükettik bitirdik. Bu arada rap çok popüler oldu. Tabii içinde bulunduğumuz sosyal ve ekonomik zorlukları da dile getiren, insanların dertlerine, yaralarına ortak olan, iyi örnekleri olduğu gibi, popüler olunca sadece yapmış olmak için yapılan ucuz örnekleri de dinleyicileriyle buluştu. Bir ara da rock müziğin başına gelmişti bu durum. Ana akım dediğimiz pop müzikte ise bu sıralar trap müziğin ritmik yapıları çok sık kullanılıyor. Ve daha çok söz dolayısı ile daha hızlı söz melodi uyumları deneniyor. Popta işler yine karışık yani 😉
Pop belki de en çok 90’larda dinlenen ve günümüzde bile antidepresan etkisi gösteren bir tür. Sizi de etkiler miydi 90’ların şarkıları, en çok kimleri dinlerdiniz? Özlüyor musunuz o dönemlerin enerjisini?
Tabii doğal olarak 90’larda yaşayan herkesin o dönem şarkılarıyla iyi kötü pek çok anısı var. O yüzden de o şarkılar bizleri o yıllara, gençlik dönemlerimize götürüyor. Bu her dönem böyleydi. Babama sorsam o da kendi gençlik yıllarının 70’lerin çok iyi olduğunu söyler. Şimdiki dinleyiciler de ileride “Ya şu 20’lerdeki müzik yok artık arkadaş” falan diyecekler kesin:) Ben 90’larda sahne almaya başladığım için bende anısı olan çok şarkı ve şarkıcı var. Ama en çok Kenan Doğulu sever dinler ve söylerdim.
En son bir Çocuk Şarkıları albümü yayınladınız. Ve tabii dünya tatlısı Ediz’i de sizin hayatınızdaki yerini sormalı, baba olmak müzikal olarak bakış açınızı değiştirdi mi? Sizi nasıl biri yaptı?
Ediz bizim merkezimiz. Güneşimiz bizim. Onun etrafında dönüyoruz. Sadece müziğe değil tüm hayata karşı değişti bakış açım. Olumlu yönde tabii. Çok daha ciddi bir hal aldı hem yaşamın kendisi hem de mesleğim. Çok daha sorumluluk sahibi oldum. Kendi şirketimi kurdum. İki YouTube kanalını hayata geçirdim. Özgün ve Ediko TV YouTube kanallarıyla kendi işlerimi kendi kanallarımda dinleyicilerimle buluşturmaya başladım. Sonuçta her şey onun için. Onun mutluluğu için çalışıyoruz.
“Mümkansız”ın klip çekimlerinde set kazası yaşadığınızı okuduk, geçmiş olsun… Sporla aranız nasıl, bu klibi çekerken neler geldi başınıza?
Çok teşekkürler. Uzun yıllardır spor yapıyorum. Ciddi ve disiplinli antrenmanlarım maalesef pandemi dönemi, Ediz’in okula gidememesi, evde vakit geçirmek zorunda olduğumuz için aksadı biraz. Klip çekimimiz geç saatlerde başladı. Baraka isimli bir Crossfit salonunda çektik klibi, tabi derslerin bitmesini beklememiz gerekti çekimlere başlayabilmek için. Gece 22:00’da senkron çekimleriyle başladı. Antrenman sahnelerine başladığımızda yanılmıyorsam sabaha karşı 04.00 civarındaydı saat. Biraz da aceleye geldi, çok ısınmaya fırsat bulamadan başlayınca antrenman sahnelerine, minik bir problem yaşadım. Tabii o sıra adrenalin, heyecan pek bir şey hissetmedim. Sabah 9 gibi bitti çekimler. Sonraki birkaç gün pek hareket edemedim. 🙂
Bugüne kadar sayısız besteniz var. Sahnedeyken söylediğinizde sizin için anlamı bir başka olan şarkınız hangisi?
“Elveda” tabi ilk çıkış şarkım. Bir hikayenin başlangıcı. İlk albümüm.
Çok ters köşe sayılabilecek bir müzik zevkiniz var mıdır? Dinleyicilerinizin asla tahmin edemeyeceği, belki sizin de hiç yapmayı düşünmediğiniz, ama dinlemekten çok keyif aldığınız?
Benim gerçekten dinlerken keyif aldığım, bildiğim, anladığım müzik klasik müziktir. Bir şey dinlemek istersem ya klasik ya da enstrümancı müzisyenlerin albümlerini dinlerim.
2022 için ne gibi projeleriniz, planlarınız var? Bize biraz ipucu verir misiniz?
Çok proje var kafamda. Çocuk şarkıları var, kendim için yeni şarkılarım var çıkartacağım. Klip çekmediğim için duyulmamış çok güzel eski bazı şarkılarımı da yeni düzenlemeleriyle tekrar seslendirip YouTube için kliplendirmek de istiyorum. Bakalım ne kadarını yapabileceğim zaman gösterecek.
KISA KISA
● Sahnedeyken başıma gelen en tuhaf şey 2000’lerde daha albümüm yokken şarkı isteyeceğini zannedip şarkı ismini duymak için kulağımı uzattığım hanım efendi kulağımdaki küpeyi ısırıp çıkartmıştı. Kopuyordu kulağım 🙂
● Dünya üzerinde en çok görmek istediğim şehir İtalya’nın köy ve kasabaları, Vernazza , Riomaggiore, Monterosso gibi yerleri.
● Hayalimde genç bir star yaratmak ve onunla birlikte sahne almak ve birlikte çalışmak var.
● Müzik dünyasında en çok This Is It’i beklerken Michael Jackson’ın ölüm haberine üzülmüştüm.
● Keşke ben yazsaydım dediğim şarkı Let It Be.
- Telefonumda en çok kullandığım uygulama Youtube Studio.
