Ajda Pekkan denildiğinde herkesin kulağında birbirinden özel ve incelikle dokunmuş bir sürü şarkı çalmaya başlar. Neredeyse her döneme bir şekilde ayak uydurup, o dönemin müziğini layığıyla yerine getirmiş bir “süperstar”ın kariyerine damga vuran 7 aranjman şarkıya gelin birlikte göz atalım!
Batıkan BAKSI / [email protected]
Hiç şüphesiz, her müzik yazarı bir kere de olsa Ajda Pekkan hakkında 3-5 kelime etmek ister. 60 yılı geride bırakan pop müziği tarihimizde her 10 yılda bir kendisini yenileyerek pop ikonu olmayı başarmış, daima genç kalmayı başararak enerjisini hep diri tutmuş Pekkan, şimdiye kadar birçok farklı tarzdaki müzisyene de ilham oldu. Asıl olarak popüler müzikle ilgilenmesem de 80’lerin ve 90’ların pop’una ayrı bir sevgi beslediğim yalan değil. Bu yüzden özellikle o dönemdeki yıldız isimlerin üretimleri benim için çok kıymetli.
Türkiye’de aranjman müziğin tarihine baktığımızda, bu dönemin İlham Gencer’in seslendirdiği Bob Azzam şarkısı ‘C’est écrit dans le Ciel’den uyarlanan ‘Bak Bir Varmış Bir Yokmuş’ ile başladığını görüyoruz. Sözlerini Fecri Ebcioğlu’nun yazdığı şarkı, bugün bile hala keyifle dinlenirken pop müziğin de ilk şarkılarından biri olma özelliği taşıyor. Sonrasında aranjman müzik öyle bir patlama yapıyor ki, dönemin neredeyse tüm yıldız isimleri ülke dışındaki meşhur şarkıların üzerine yazılan Türkçe sözlerle Türkiye’yi kasıp kavuruyor. İşte tam da bu dönemlerde müzik dünyasına adım atan bir genç kız, gelecekte ülkenin süperstarı olacağını bilmeden müzikal çalışmalarına başlayıp, kendinden emin sözlerle söylediği şarkılarla kendi kulvarında apayrı bir yere sahip oluyor. Bugünkü yazıma konu olan Ajda Pekkan’ın hikayesini anlatmak için sayfalarca yazı yazmak gerektiği için ben bu hafta sadece onun müzikal kariyerindeki 7 önemli aranjman şarkıya göz atacak, geçmişle bugün arasında bir köprü kuracağım. Aranjman çiçek buketi kokulu bir müzikal yolculuğa hazırsanız, hadi başlayalım!
Milyonzade (1964)
Ajda Pekkan’ın diskografisi kadar olmasa da filmografisi de oldukça geniş. Bunlardan birisi de 1964 yılında Ayhan Işık, Sadri Alışık, Öztürk Serengil gibi isimlerle birlikte aynı kadroda oynadığı “Hızır Dede” filmi! Bu filmin listemiz için önemiyse, bir sahnede çalan şarkıyla alakalı. Ajda Pekkan’ın bir gençlik partisinde seslendirdiği Fransız aksanında söylediği ‘Milyonzade’ şarkısı, Pekkan’ın henüz 45’lik sahibi olmadan önce söylediği ilk şarkılardan biri. 1963 yılında Tony Dallara tarafından seslendirilen ‘Norma Mia’ şarkısına yazılan Türkçe sözlerle Pekkan tarafından müzik tarihimize kazandırılan parça, 2018 yılında gösterime giren “Arif v 216” filminde Ajda Pekkan’ı canlandıran Farah Zeynep Abdullah tarafından seslendirilerek neredeyse orijinaline yakın bir İskender Paydaş düzenlemesiyle filmin soundtrack’inde kendisine yer bulmuştu.
Her Yerde Kar Var (1965)
Bugünlerde belki de dilimizden en çok dökülen şey “ah şöyle lapa lapa kar yağsa da, şu sıcaklardan kurtulsak” olabilir! Bu hezeyanımıza en çok uyacak bir şarkıyla listeme başlamak istedim. Ajda Pekkan’ın 60’lı yıllarda büyük sükse yapan ve ilk solo 45’liği olma özelliği taşıyan plağının ön yüzünde yer alan ‘Her Yerde Kar Var’ şarkısı, aslında İtalyan şarkıcı Salvatore Adamo’nun ‘Tombe la Neige’ şarkısından uyarlamaydı. Pekkan’ın aksanlı bir Türkçe ile söylediği şarkının sözlerini Fecri Ebcioğlu yazmıştı. Ajda Pekkan’ı geniş kitlelere tanıtan ve onunla özdeşleşen bir şarkı olma özelliği taşıyan çalışma, bugün bile eşlik etmeyi ihmal etmediğimiz parçalardan.
Üç Kalp (1968)
Fransızcayla aranız nasıl? Bence aşk şarkılarından bahsedeceksek bu türe en yakışan dil Fransızca olabilir. 1968’de ‘Que c’est triste un monde sans amour’ adıyla Patricia Carli tarafından seslendirilen şarkı, aynı sene Fecri Ebcioğlu’nun yazdığı Türkçe sözlerle yine Ajda Pekkan tarafından hayat bulmuştu. 2000’lerin başında müzik piyasasını kasıp kavuran “girlband”imiz Hepsi tarafından da cover’lanarak yeni neslin yakından tanıdığı şarkının en güzel yorumu bana göre Pekkan’ın o dönemin müzikal havasına uygun söylediği ilk versiyonu. Ayrıca Candan Erçetin’in de 2011 yılında çıkardığı ve aranjman dönemine selam çaktığı “Aranjman 2011” albümünde bu şarkıyı orijinal dilinde yani Fransızcanın yanında Türkçe sözlerle de söylediği bilgisini not düşmeyi unutmayayım.
Baksana Talihe (1977)
Dümeni biraz da 70’lere kıralım ve pop müziğin iyiden iyiye kendisini göstermeye başladığı yıllara ışınlanalım diyorum. Yakın tarihte kulağımıza Göksel’in 2009 yılında çıkardığı, retro esintiler taşıyan “Mektubumu Buldun mu?” albümünün en hit şarkısı olarak çalınan ‘Baksana Talihe’ şarkısı, Ajda Pekkan’ın müzik tarihimize kattığı en özel şarkılardan biri. 1979 yılındaki İran Devrimi’nden sonra müzikal kariyerini durdurmak zorunda kalan İranlı şarkıcı Marjan (Shahla Safi Zamir)’a ait olan ‘Kavir-e Del’den uyarlanan parça aslında 1976 yılında yine Ajda Pekkan tarafında Fransızca sözlerle bir 45’lik olarak da yayınlanmıştı. Orijinaline yakın bir altyapıyla ve ‘Viens Dans Ma Vie’ adıyla piyasaya çıkan şarkı Ajda Pekkan’a Hey Dergisi tarafından düzenlenen “Yılın Müzik Oskarları” ödül töreninde “Yılın Yabancı Şarkısı” ödülünü de kazandırmıştı. 1977 yılında çıkan ve “Süperstar” serisinin de başlangıcı olan ilk albüm “Süperstar”da 2. sırada Türkçe sözlerle dinlediğimiz şarkı, Ajda Pekkan diskografisinde önemini korumaya devam ediyor.
Ya Sonra (1978)
Geldik listede yazmak için en heyecanlandığım şarkıya. Orijinalini ayrı, cover’larını ayrı sevdiğim; sözleri Fikret Şeneş’e ait ‘Ya Sonra’, benden Ajda Pekkan çalmamı istediklerinde ilk sıraya eklediğim bir şarkı. Çoğunlukla ilk olarak 1979 yılında piyasaya sunulan “Süperstar 2” albümünde yer aldığı bilinen bir şarkı olsa da 1978 yılında ‘Yeniden Başlasın’ şarkısıyla birlikte yer aldığı aynı 45’likte dinleyiciyle buluşan parça, İtalyan şarkıcı Mina Mazzini tarafından ‘Giorno’ adıyla 1977 yılında söylenmişti. Levent Yüksel’in 2017 yılında çıkardığı “Kadın Şarkıları” adlı albümde büyük bir başarıyla yeniden yorumladığı ’Ya Sonra’nın bas gitar yürüyüşlerine de ayrı bir hayranım!
Düşünme Hiç (1983)
Şimdi anlatacağım şarkı belki de Ajda Pekkan’ın en çok cover’lanan şarkılarından biri olabilir. Hoş, böyle bir istatistik çıkarmak hepimiz için çok güç çünkü bir pop ikonundan bahsediyoruz, bu yüzden ben yalnızca bir tahminde bulunuyorum. Bambaşka bir müzikal iklime girilen 80’lerle birlikte yoluna emin adımlarla devam eden Ajda Pekkan, kült albümü “Süperstar ’83” ile birlikte dinleyicisinin karşısına bambaşka bir imaj ve kendisinden emin bir duruşa göndermeler yapan şarkı sözleriyle çıkmıştı. Sözleri yine Fikret Şeneş’e ait olan ‘Düşünme Hiç’, tıpkı ‘Ya Sonra’ gibi Mina Mazzini’ye ait ‘Il Cigno Dell’Amore’ şarkısının Türkçeye uyarlanmış haliydi. Altyapı olarak neredeyse orijinaliyle aynı olan parça, 2010’larda Ekin Beril, Six Pack gibi isimler tarafından cover’lanarak popülaritesine popülerlik katmış, Ajda Pekkan’ın geçtiğimiz günlerde çıkardığı “Ajda” adlı albümünde yeniden düzenlenerek 2020’lerin müzikal anlayışına da göz kırpmıştı.
Uykusuz Her Gece (1983)
Yazıya başlarken Ajda Pekkan’ın birçok farklı türde müzik yapan grup ve müzisyene ilham olduğundan bahsetmiştim. Acaba listenin son şarkısı olan bu şarkıyı “Türkiye’de en çok kimden hatırlıyoruz?” diye bir anket yapsak, sanki başa baş gider gibi geliyor bana. Çünkü Teoman’ın üçüncü solo albümü “Onyedi”nin en önemli hitlerinden biri de olan ‘Uykusuz Her Gece’, Ajda Pekkan diskografisinin en güçlü şarkılarından biri. Fikret Şeneş tarafından yazılan sözleriyle “Süperstar ’83” albümüne damga vuran parça, Amii Stewart’ın ‘Working Late Tonight’ şarkısından uyarlanmıştı. Albümün çıkmasına yalnızca bir ay kala Şeneş tarafından TRT’de duyularak apar topar albüme eklenirken Ajda Pekkan’ın müziğinde bu kadar önemli bir yere sahip olacağı biliniyor muydu acaba?
Ajda Pekkan hakkında bir şeyler yazmak, bu hafta beni oldukça heyecanlandırdı. Tabii ki bu aranjmanları 7 şarkıyla sınırlandırmak çok ama çok zor, yine de ben eşlik etmeye bayıldığımız ve Pekkan’ın üç farklı döneminde çok önemli yer taşıyan şarkıları seçmeye çalıştım. Şimdilik benden bu kadar, haftaya görüşürüz!