Müzik yayın ve dağıtım endüstrisinin içinde bulunduğu streaming çağında platformların, sanatçıların ve dinleyicilerin oluşturduğu çoklu denklemdeki büyük hareketlilik gittikçe artmakta. Peki bu dünyanın içinde kendi müziğini üretip yayınlamak mümkün mü?
Kaan DENK / [email protected]
Müzik endüstrisi her ne kadar zamanın gerektirdiği şekilde form değiştirse de özellikle son yıllarda doğru oranda bir büyümenin içerisinde. Endüstri büyüdükçe içinde yer aldığı pazardaki pay da, işin bir parçası olan aktörleri etkileyen maddi kazanç da yükselişte. Yeni açıklanan rakamlara göre müzik yayın sektöründe uluslararası düzeyde elde edilen karın %67’si dijital müzik yayın modelinin getirdiği gelirlerden oluşuyor. Durum böyle olunca Spotify, Apple Music, YouTube Music, Amazon Music ve Deezer gibi yayıncı platformların artık müzik piyasasına hakim olduğunu ve bir yandan da endüstriyi kurtardığını söylemek mümkün.
Bunların arasındaysa büyük pay tahmin edebileceğiniz gibi Spotify’da. Bir yandan yine Spotify başta olmak üzere bu platformların gelirlerinden üretici sanatçılara verdikleri pay tepki görmeye devam ederken diğer yandan dijital müzik yayın platformları her geçen yıl ücretli abonelik oranlarını da arttırmayı başarıyor. Sonuç olarak dinleyiciye ulaşmak isteyen müzisyenlerin bu platformlara dahil olmadan müziklerini sürdürebilmeleri de artık pek kolay değil. An itibarıyla Spotify, eser sahibi sanatçıya dinlenme başına 0.005 Amerikan dolarının %70’i verip, %30’unu kendisine saklıyor.
Streaming hizmetlerinde müzik yayınlama yolları
Endüstrinin içindeki durmayan hareket sürerken işin maddi yanını bir kenara bırakırsak, bağımsız bir müzisyenin kendi yaptığı müziği yayınlayabilme macerasında da yolu bu dijital platformlara düşüyor. Ağırlığını her alanda ve aşamada hissettiren Spotify’ın bu konuda da öne çıktığını ve yeni yayınlanacak eserler için hizmet sunduğunu da söyleyelim. Platformun resmi sitesinde bulunan “Müzik Yayınlama Rehberi” başlıklı yazı eserlerini müzikseverlerle buluşturmak isteyen yeni sanatçılara yardımcı oluyor örneğin. Bu yazıda detaylı şekilde anlatılan yöntemlerden ilkinde Spotify, kendisinin müzisyenler için sunduğu araçlarından birini kullanmayı öneriyor: Çalma listeleri değerlendirmeleri için parça tanıtım aracı. Ayrıntılarıyla nasıl kullanılacağı anlatılan araçta kendinize ait bestenizi söylenilen şekilde etiketleyerek yayınlanmasından önce Spotify editörlerine iletirseniz, eseriniz çalma listelerinde yer alabiliyor. Dinleyiciye ulaşma şansını arttıran bu yöntemle başarıya ulaşmış örnekler mevcut olsa da tahmin edebileceğiniz gibi fokur fokur kaynayan bir piyasanın içinde görülebilmeyi başarmak da ayrı bir dert.
Söz konusu sanatçı yeni bir müzisyen değil de halihazırda tanınmış bir sanatçıysa dahi bu dijital müzik yayıncılığı içerisinde büyük bir yarış mevcut. Ancak durum böyleyken bu yarışın birinci aktörleri müzisyenler değil, plak şirketleri oluyor tabii ki. Sanatçılarını yarış içinde var etmenin ve doğal olarak ticari açıdan rakiplerini geride bırakma amacındaki şirketler, her an değişmeye devam eden endüstrinin içinde bir çıkar yol bulmanın da peşindeler. Bu değişime ayak uydurma tarzının bir süre sonra daha düzene gireceği ve gerçekten endüstrinin aldığı şekle uygun bir üretim ve pazarlama standartlarının yaratılabileceği günler bir şekilde gelecek. Ve o zamanlar geldiğinde kendi müziğini yayınlamak isteyen yeni sanatçıların da yolu hem daha açık hem de daha güvence altına alınabilmiş olacak.