Caz müziği ya seversiniz ya da sevmezsiniz. Bence caz, bu yüzden turnusol kağıdı görevi gören harika bir müzik türü. Hadi gelin, Türkiye’de her ne kadar ana akımda kendisine yer bulamasa da üretimini her zaman devam ettiren yerli caz müzik sahnesinde son 10 yılda yapılmış 6 özel projeye göz atalım!
Batıkan BAKSI / [email protected]
Eğer bu yazının başlığını görüp, bu satırları okumaya başladıysanız muhtemelen siz de caz müziğe gönül vermişsinizdir. Çünkü bu tür, bildiğiniz gibi kendisiyle ilgilenmeyenler tarafından göz atılan bir tür değil. Giriş metninde de söylediğim gibi bu yüzden de harika bir turnusol görevi üstleniyor müzikseverler arasında. Cazın Türkiye topraklarındaki gelişimi her ne kadar Cumhuriyet öncesine dayansa bile, ana akım bir müzik olduğunu söylemek de güç. Ülkenin batı müziği tarihine bakacak olursak bir dönem kamusal alanda caz müzikle eğlenildiğine rastlıyoruz fakat sonrasında ortaya çıkan yeni müzik türleriyle cazın tahtı sallanıyor ve bu müzik bir anda “elitlerin müziği” konumuna yerleşiyor. Tabii sadık caz dinleyici kitlesi, müziğine sahip çıkarak cazın tüm yaratıcılığıyla yoluna devam etmesine yardımcı oluyor. Sonraları toplumun deyişleri arasına “boş konuşma” anlamına gelen “caz yapma” gibi korkunç bir laf yerleşiyor ki ben buraya girmek bile istemiyorum.
Neyse ki Türkiye’nin caz serüvenine baktığımızda, gelişiminin duraksadığına hiç rastlamıyoruz. Belki bu zamana kadar bu topraklara has bir caz türü yaratamasak da, denemelerden sıkılmayan cazcılarımız batının müziğiyle buranın nağmelerini birleştirerek oldukça özgün işlere de imza atıyor. Ben bu yazımda, daha önce yazdığım yazılardaki türlerden biraz uzaklaşıp şu an içinden geçtiğimiz mevsime en çok yakışan caz müziğe biraz değinmek istedim. Hadi o zaman, son 10 yılda yerli caz sahnesinden bana en çok keyif veren 6 albüme beraber kulak verelim!
İlhan Erşahin’s Wonderland / The Other Side (2014)
Sizi bilmiyorum ama benim için İlhan Erşahin denildiğinde akan sular duruyor. Bu bir klişe değil, gerçekten öyle. Erşahin’in bir ekiple ya da solo olarak yaptığı projelerin zaten güzel olacağı ön görüsüyle dinlemeye başlıyorum. Aslında buraya da hangi albümü yazmam gerektiğine başta karar veremesem de kadrosuyla göz kamaştıran “The Other Side”dan yana tercih yaptım. Albümün içindeki şarkıların buram buram İstanbul kokmasını bir yana bırakalım; Jane Birkin, Hüsnü Şenlendirici, Seyyal Taner, Gilberto Gil, Arto Tunçboyacıyan, Volkan Öktem, İzzet Kızıl gibi isimlerle yıldızlar karması bir albüm olma özelliği de taşıyor. “The Other Side”ın içinde yer alan ‘Karşı Yaka’, ‘Labne’ ve ‘Göçmenler’in canlı hallerini de 2020 yılında çıkan “İlhan Erşahin’s Wonderland – Terasta” EP’sinde dinlediğimizi ve kulaklarımızın bayram ettiğini de burada hatırlatayım.
Barış Demirel – Barıştık Mı / Fail Play (2018)
Son yılların yerli caz sahnesine baktığımda, beni ümitlendiren ve mutlu eden birçok isim görüyor olsam da Barış Demirel (Barıştık Mı)’in benim için yeri çok başka. Hele ki trompetle yapılan caz şarkılarına bayıldığım için Barış Demirel’i ilk dinlediğimde yerin ayağımın altından kaydığını hissetmiştim. 2011 yılında Barıştık Mı projesiyle Roxy Müzik Günleri’nin birincisi olan trompetçi Barış Demirel, 2018 yılında çıkardığı “Fail Play” albümüyle yerli caz severlerin de gözdesi olmuştu. Albümün açılış şarkısı ‘Babamgil’ öyle bir şarkıydı ki, çalmaya başladığı anda sonunun nasıl geldiğini anlayamadığım şarkılardandı. Efe Demiral, Tolga Tohumcu ve Tibet Akarca’nın da Barış Demirel’e eşlik ettiği albüm, bana göre son yılların en iyi çalışmalarından biri. Ayrıca ‘Babamgil’in dışında ‘Nene’, ‘Kanadıkırık’ ve ‘html’ de albümde öne çıkan güzel şarkılardan.
Korhan Futacı | Kara Orkestra / Pavurya (2012)
sırada yine bir yıldızlar geçidi var. Bundan tam 10 yıl önce caz ve rock müziği aynı potada eriten “Pavurya” albümü, Korhan Futacı ve Kara Orkestra’nın da harika bir alametifarikasıydı. Nükhet Duru’yla kulaklarımızda yer eden kült şarkı ‘Ben Yine Sana Vurgunum’un cover’ıyla da geniş kitlelerde yankı uyandıran Pavurya’nın kadrosu da oldukça zengindi. Ediz Hafızoğlu, Selim Saraçoğlu, Barlas Tan Özemek, Görkem Karabudak, Gökhan Şahinkaya gibi isimlerin eşlik ettiği albüm, ne yazık ki topluluğun çıkardığı da son albüm olmuştu. (2016 yılında Yasemin Mori ile birlikte çıkan “Yine Buluşuruz” EP’sini saymazsak.) Ayrıca albümün kapağındaki tipografinin, albümün adını aldığı bir tür yengeç olan Pavurya’ya benzetildiğini de söylemeden geçmeyeyim.
MadenÖktemErsönmez / MÖE (2017)
Uzun şarkıları mı seversiniz? Yoksa uzun albümleri mi? Galiba ben oyumu uzun şarkıları olan albümlerden kullanmak istiyorum. Yerli ya da yabancı füzyon caz şarkılarına bayılan biri olarak 2017 yılında çıkan “MÖE” albümü de bu ihtiyacıma hızlı bir şekilde yetişmişti. En kısa şarkısının bile 7 dakikaya yakın olduğu albüm; Sarp Maden, Volkan Öktem ve Alp Ersönmez’li kadrosuyla dinleyeni etkisi altına alacağının sinyalini de veriyordu. Deneysel işleri sevenleri, asla üzmeyen çalışma grubun ilk ve son albümü olarak da caz tarihimizde yerini aldı. Tabii 2021’de onlar da sevenlerini heyecanlandırıp ‘No Mad’ adında bir single yayınlamıştı. Ayrıca “Akbank Caz Festivali: Dün, Bugün, Yarın” albümünde yer alan ‘Madök Ters’ şarkısını da unutmayalım.
Anıl Şallıel / Türk Caz Musikisi II (2022)
Yazının girişinde demiştim ya “caz müzisyenlerimiz Türkiye’ye has bir tür yaratmaya yaklaşıyor” diye. İşte onlardan birisinin de Anıl Şallıel olduğuna eminim. Sanki Şallıel, müziğinde İstanbul’un tüm renklerini içine alıp şehrin içindeki çatışan duyguları parçalarına yansıtıyor. Bu da ister istemez müziğin, kökünü aldığı bu atmosferin sosuna bulanmasını sağlıyor. 4 Şubat 2022 tarihinde çıkan “Türk Caz Musikisi 2” EP’sinde de bunu gösteren Şallıel, öyle harika bir ekiple hayalindeki müziği çıkarmış ki, çalışmanın ilk parçası ‘TJM’yi dinlerken kulaklarıma inanamamıştım. Batu Şallıel, Aycan Tezel, Tolga Erzurumlu, Cahit Kutrafalı, Ekin Cengizkan, Deniz Taşar, Hayen, Burak Dursun, Ergün Şenlendirici, Memduh Akatay ve Mustafa İpekçioğlu gibi isimlerle doğu-batı sentezinin başarıyla gerçekleştirildiği çalışma, bence 2022’nin en iyi caz projelerinden biri.
Çeşitli Sanatçılar / Bozcaada Caz Festivali 2020 – Keşif (2020)
Pandemi sebebiyle yapılamayan festivalleri ve çıkamayan albümleri de unutmamak gerekiyor, o yüzden kapanışta böyle bir albüme yer vermek istedim. Çünkü biliyorum ki ileride buraları okuyan kişiler; “Bu insanlar ne yaşamış ya?!” diyecekler. Bu sebepten, tarihe not düşmek adına da böyle bir kurgu hazırlayayım dedim. 2017 yılından beri Bozcaada’da gerçekleşen Bozcaada Caz Festivali, pandemi nedeniyle gerçekleşememişti. Tabii müziğe aç bünyelerimizin de doyması gerektiğinden, birileri taşın altına elini koydu ve yazımıza konu olan bu albümü yapıverdi. 7 şarkıdan oluşan bu önemli projede Seçil Akmirza, Alp Ersönmez, Sarp Maden, Deniz Mahir Kartal, Cenk Erdoğan, Volkan Öktem, Çağrı Sertel, Emir Ersoy ve Elif Pıtırlı klasik, füzyon, etnik caz gibi türlerde eserler üretti. Tabii projede yer alan isimler yalnızca bu kadarla sınırlı değildi. Albümde imzası olan müzisyenlerin sayısı da 20’ye yakındı. Pandemi döneminde böyle bir çalışmanın yapılmış olması, hem müzik dünyamız hem de cazın geleceği açısından oldukça ümit verici olmuştu.
Girişte de söylediğim gibi, Türkiye’nin caz müziği birkaç şarkıyla sınırlandırılamayacak kadar büyük bir tarihe sahip. Ben bu açıdan çok mutluyum, çünkü biliyorum ki Türkiye’de caz gerek ilk jenerasyonda gerekse de gelecek kuşaklarda aynı tutkuyla dinlenmeye devam edecek. Bu yazıyı yazarken gerçekten çok keyif aldım, umarım okurken ve dinlerken siz de keyif alırsınız. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere!